Avrupa Parlamentosu, Türkiye'de HDP'li seçilmiş siyasetçiler ve yöneticiler başta olmak üzere, muhalefet partilerine yönelik sürekli baskı ve saldırıları kınayan "Türkiye'de muhalefete, özellikle HDP'ye baskı" konulu bir kararı kabul etti. Kararda, Türkiye'deki tüm siyasi partilerin meşru işlevlerini özgürce ve tam olarak yerine getirebilmelerine izin verilmesi çağrısı yapıldı.
Ankara kararı, "Sürekli yargı bağımsızlığından bahsedenlerin başka ülkelerin yargı süreçleri hakkında ültimatom vermeye kalkmaları sadece haddini aşmak değil tam bir ikiyüzlülüktür" sözleriyle eleştirdi.
Strasbourg'da toplanan AP Genel Kurulu'nda Perşembe günü kabul edilen kararla ilgili oylamada 603 parlamenter "kabul" 2 parlamenter de ret oyu kullandı; 67 parlamenter ise çekimser kaldı. AP içindeki 5 büyük grup tarafından ortak hazırlanan kararda, Avrupalı parlamenterler, başta HDP olmak üzere, muhalefetteki siyasi partilere yönelik baskıları kınadı. Türk hükümetini, tüm partilerin "meşru faaliyetlerini çoğulcu ve demokratik bir sistemin temel ilkelerine uygun olarak özgürce ve tam olarak yerine getirmelerini" sağlamaya çağırdı.
Kararda, Türkiye'nin üçüncü büyük partisi HDP'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuru ve 500'e yakın HDP'liye siyasi yasak getirilmesi de "şiddetle" kınandı. HDP'ye karşı açılan davanın, "binlerce parti üyesi, yönetici, milletvekili, yerel meclis üyesi ve belediye başkanının ağırlıklı olarak terörle bağlantılı suçlamalarla yargılandığı, yıllarca süren bir baskının doruk noktası" olduğu belirtildi.
AP kararında parlamenterler, "HDP'nin Türkiye'nin demokratik kurumlarına engelsiz bir şekilde katılmasına izin vermenin, Türk toplumunu daha kapsayıcı hale getirmenin ve Kürt sorununun barışçı çözümüne yönelik olumlu bir ivme yaratmanın basit bir yolu olduğu" görüşü de dile getirildi.
İstanbul, Ankara ve İzmir belediyeleriyle ilgili önlemler eleştirildi
Kararda ayrıca Türk makamlarının, demokratik olarak seçilmiş belediye başkanlarını şüpheli kanıtlara dayanarak görevden alması ve yerlerine seçilmemiş kayyumlar ataması da kınandı. HDP'li belediyelerin dışında, İstanbul, Ankara ve İzmir'de muhalif başkanlar tarafından yönetilen belediyeleri felç etmek için Türk hükümetince alınan siyasi, yasal ve idari önlemler de eleştirildi.
Bu eylemlerin, siyasi muhalefetin haklarını kullanma ve demokratik rollerini yerine getirme kabiliyetini baltaladığı belirtilen kararda Türkiye, çoğulculuğu sağlamaya, örgütlenme ve ifade özgürlüklerine saygı göstermeye çağırıldı. AB Türkiye Delegasyonu'ndan, 'Kobani davası' da dahil olmak üzere bu konudaki davaları gözlemleyerek, insan hakları ihlallerine karşı seslerini yükseltmeleri istendi.
AP parlamenterleri, Türkiye ile dış politika konularındaki iyileştirmelerin ya da Türkiye'ye sunulabilecek herhangi bir olumlu gündemde ilerlemenin, kadın hakları da dahil olmak üzere ülkedeki insan hakları ve hukukun üstünlüğü durumundaki gelişmelere bağlı olması gerektiği uyarısında da bulundu.
Ankara'dan hızlı yanıt: "İki yüzlülük"
Kararın hemen ardından Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada "Bu karar AP’nin gerçeklerden kopuk, ideolojik ve yanlı tutumunun yeni bir örneğidir" denildi.
AB içinde terörizmi kınamamanın parti kapatma nedenlerinden biri olarak kabul edildiğine dikkat çekilen açıklamada, "Türkiye’de milletvekillerinin terörle ilişkisi olduğuna dair ciddi iddialar bulunan bir siyasi parti hakkında başlatılmış hukuki süreç, peşin hükümle karşılanmaktadır. Sürekli yargı bağımsızlığından bahsedenlerin başka ülkelerin yargı süreçleri hakkında ultimatom vermeye kalkmaları sadece haddini aşmak değil tam bir ikiyüzlülüktür. Terör örgütleri üyelerini Parlamento’daki odalarında ve koridorlarında ağırlayanların, böyle bir çifte standardı benimsemeleri ve bu kararı kabul etmeleri şaşırtıcı değildir" ifadelerine yer verildi.
AP’nin aldığı bu kararın, diğerleri gibi, Türkiye-AB ilişkilerini çıkmaza sokmak isteyen çevrelere hizmet edeceği, AP’ye ve Türkiye-AB ilişkilerinin geliştirilmesine bir şey katmayacağı vurgulandı. Açıklamada, "Üzerine inşa edildiği değerleri ideolojilere kurban eden AP’nin bu tür kararlar nedeniyle itibarını yitirdiğini de hatırlatmak isteriz" denildi.