Türkiye’de 31 Mart’taki yerel seçimler sonrasında bugün Meclis’in ara tatilini sonlandırmasıyla birlikte “yeni anayasa” ihtiyacının yanısıra muhalefet ile iktidar cephesinde aktör değişimlerinin yaşanacağı iddiası tartışılıyor.
TBMM’de bugün siyasi parti grup toplantılarıyla ve Genel Kurul’un çalışmasına başlamasıyla birlikte Ankara siyaseti hareketlendi. Bu noktada AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı’nın “yeni anayasa” üzerine nasıl bir çalışma yürüteceği merak konusu oldu.
Seçim öncesinde TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meclis’in açılmasıyla birlikte yeni anayasa hazırlığıyla ilgili komisyon çalışması yapılması talebiyle partilere ziyaretlerde bulunacağını söylemişti. Şimdi TBMM’de yaz tatili arası verilmeden önce yeni anayasa yazımı çalışmasına partilerce nasıl yaklaşılacağı sorusu gündemde.
Muhalefet cephesi, sistem değişikliği içeriği olması şartıyla yeni anayasa tartışmasına kapıyı açık bırakıyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yeni anayasa tartışmasına ilkesel yaklaşarak, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın Gezi Davası gerekçesiyle halen tutuklu olması ve Anayasa Mahkemesi’nin serbest bırakılması kararına uyulmamasını gündemde tutma kararında. Özel, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da defalarca Anayasa’ya uyma çağrısında bulunarak, “Uyulmayan Anayasa’nın değişikliğinin müzakeresi olmaz” diyerek tepkisini gösterdi. Dolayısıyla CHP, diğer muhalefet partilerine kıyasla öncelikle yargı kararları boyutuyla hukuk devleti işleyişinin sağlanması beklentisini ortaya koydu.
Meral Akşener’in siyaseti bırakma eğilimi göstermesi, 28 Nisan’da olağanüstü kurultay kararı alması ve çoklu genel başkanlık yarışı itibariyle İYİ Parti’nin önceliğinin, parti içinde yeniden yapılanma olduğu görülüyor. İYİ Parti’deki genel başkanlık aday adayları Müsavat Dervişoğlu, Koray Aydın ve Tolga Akalın’ın mevcut açıklamaları göz önünde bulundurularak partinin temel yaklaşımı, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne, başkanlık rejimine dayalı anayasa değişikliği konuşulamaz” olarak özetleniyor. Dolayısıyla 28 Nisan’da yaşanacak genel başkan değişimi sonucunda İYİ Parti’nin parlamenter sistem unsurlarını içermeyecek şekilde Cumhur İttifakı’nın masaya getireceği anayasa değişikliğine sıcak bakmayacağı görüşü hakim.
Ayrıca Millet İttifakı altında CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nin Kasım 2022’de “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi” başlığıyla anayasa değişikliği teklifini kamuoyuna açıkladığı hatırlatılıyor.
CHP listesinden seçilmişler nasıl tutum alacak?
Demokrat Parti’nin üç milletvekiliyle parlamenter sistem değişikliği talebini koruyacağı görüşü varken, Saadet Partisi, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nin temsilcileri tarafından nasıl tutum alınacağı ise soru işareti.
Geçtiğimiz yıl 14 Mayıs’ta CHP listesinden seçilmiş 34 milletvekiline sahip Saadet Partisi, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nin vekilleriyle gelecek günlerde yeni anayasa tartışmasında hangi mesajları vereceği de merakla bekleniyor.
31 Mart seçimlerinde, Yeniden Refah Partisi’ne (YRP) seçmen desteğinde artış görülmüştü. Seçim sonrası Saadet, DEVA ve Gelecek’ten YRP’ye milletvekili geçişi olup olmayacağı da bir başka soru.
Kulislerde henüz bu üç siyasi partiyle ilgili hareketlilik bilgisi yansımamış olmakla birlikte TBMM’deki sandalye aritmetiği ve 14 Mayıs’ta CHP’nin listesinden seçilmeleri bakımından yeni anayasa konusunda sergileyecekleri yaklaşım kritik başlıklardan birisi olacak görünüyor.
Devlet Bahçeli yeni anayasa tartışmasını gündeme taşıdı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugünkü grup konuşmasında, “Kasten uzatılan HDP'nin kapatma davası sonuçlanmalı, arkasından sıra DEM'e gelmeli, nitekim bölücü partilerin kapısı kilitlenmeli, başka isimlerle açılması anayasa çerçevesinde engellenmelidir. Siyasi ve demokratik istikrarı zaafa uğratan ve uygulamada şahit olunan bazı çarpıklıklar ilerleyen süreçte giderilmelidir. Önümüzdeki sıcak gündemlerin birisi de sivil, demokratik ve kapsayıcı yeni anayasa hazırlığı olmalıdır” dedi.
Ancak Bahçeli, yeni anayasa hazırlığını gündeme getirse de geçtiğimiz dönemde sıkça ifade ettiği üzere herhangi bir şekilde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ya da fiilen başkanlık sistemi üzerine tartışma yürütülmesine karşı çıkıyor.
MHP, Anayasa’da yüzde 50 artı 1 şeklinde Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nin seçmen desteği şartıyla ilgili değişiklik yapılması gerektiği görüşünü reddediyor. MHP, bir anlamda AK Parti’nin kendisiyle Cumhur İttifakı’nı kurmasındaki temel gerekçe olan yüzde 51 şartıyla ilgili değişikliği “ittifak ruhuna ihanet” olarak yorumluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sistem değişikliğine kapıyı kapattı mı?
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Lideri Erdoğan ise, bugünkü kabine toplantısı sonrasında, “Ekonomi, güvenlik, deprem, hak ve özgürlükler ile terörle mücadele başta olmak üzere acil sorunlarımıza odaklanmış bulunuyoruz” açıklaması yaptı.
Türkiye’de 16 Nisan 2017’de Anayasa değişikliğiyle ilgili halk oylaması yapıldığını anımsatan Erdoğan, dolayısıyla sistem değişikliğinde 7’nci yıla erişildiğini söyledi.
Erdoğan, “Türkiye, bu halk oylamasıyla yaklaşık 200 yıllık bir tartışmaya nihai noktayı koydu, yönetim modeli tercihini Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden yana kullandı. 16 Nisan halk oylaması, modern dönem siyasi tarihimizin en büyük milli irade devrimlerinden biri olarak demokrasi mücadelemizde yerini almıştır. 14-28 Mayıs seçimleriyle de parlamenter sisteme geri dönüş tartışmaları bir daha açılmamak üzere yine milletimiz tarafından kapatılmıştır. Siyaset kurumunun, eskiye dönüş tartışmalarıyla vakit kaybetmek yerine mevcut sistemin daha da iyileştirilmesine mesai harcamasının Türkiye için çok daha faydalı olacağına inanıyorum. Böyle bir adım atılması halinde uygulamadaki 6 yıllık tecrübeler ışığında biz de bu sürece gerekli katkıyı sunmaktan memnuniyet duyarız” dedi.
CHP’nin önceliği seçmen desteğini korumak, DEM’in önceliği Kürt sorunu
CHP lideri Özgür Özel, bugünkü grup toplantısında, “CHP olarak bize oy veren kimseyi pişman etmeyeceğimize söz veriyoruz. Renklerini ay yıldızlı al bayrağımızdan, adını ülkemizden alan Türkiye İttifakı’yla kimseyi ayırmadan kimseyi ötekileştirmeden bir büyük ittifakı sağladık. Baba ocağına, zor günde bizlere güvenen demokratlar, iyi insanlar, Kürt demokratlar da geldi. Birinci parti olmanın sorumluluğuyla hakkı yenmiş kim varsa onun arkasında, yanında değil, önünde olacağız. Biz belediyeleri temiz yöneterek ve Türkiye'yi de nasıl yöneteceğimizi göstermek ve Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının ilk genel seçiminde Atatürk'ün partisini iktidar yapmak için aldık” diye konuştu.
Özel’in de ifade ettiği üzere CHP yönetimi, önceliğini “yerel seçimlerde kazandığı birinci parti olma statüsünü gelecek genel seçimlere taşıyabilmek için belediyelerde başarılı olmak” olarak özetliyor. Bu nedenle de seçimlerden hemen sonra yeni anayasa tartışması açılmasını öncelikli bulmuyor.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ise, “Kürt sorunu” içerikli merkezi yetkileri yerele yaygınlaştıracak içerikte anayasa beklentisine kapıyı açık tutuyor.
Bu noktada “iktidardaki AK Parti, bir yandan DEM Parti’nin Kürt sorunu çözümüyle ilgili beklentisini ve ana dilde eğitim gibi taleplerini dikkate alacak bir yandan MHP ile lideri Devlet Bahçeli’nin desteğini alacak nasıl bir yeni anayasa uzlaşması sağlayabilir?” sorusuna işaret ediliyor.
Bugün 4 milletvekili resmen belediye başkanlığına geçiş yaptı
TBMM Genel Kurulu’nda bugün ayrıca 31 Mart’ta belediye başkanlığı seçimi kazanmış CHP’li dört milletvekillinin milletvekilliği düşürüldü.
TBMM Genel Kurulu, DEM Partili Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder başkanlığında toplandı.
Önder, CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ile CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal’ın TBMM Başkanlığı’na “belediye başkanlığını tercih ettikleri” yönünde yazılı bildirimde bulunduklarını açıkladı. Önder, “Bu tercih sonucunda Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ile Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal'ın TBMM üyelikleri, belediye başkanlığını tercih ederek göreve başladıkları tarihler itibarıyla daha önceki uygulamalara da uygun olarak kendiliğinden sona ermiş bulunmaktadır” ifadelerini kullandı. Önder’in yazılı bildirimleri okumasıyla birlikte dört ismin milletvekillikleri düşürüldü.
TBMM’de Can Atalay’ın eksikliği ve Saadet Partisi vekili Hasan Bitmez’in ölümü nedeniyle milletvekili sayısı 594’e ve CHP’nin sandalye sayısı da 125’e düştü.
Bu arada CHP’de ayrıca Grup Başkanvekili Burcu Köksal’ın artık vekil olmaması nedeniyle grup yönetimi seçimi de yapılacak. Ankara Milletvekili Murat Emir gibi isimler grup başkanvekilliğine aday.
Forum