BERLİN - Almanya'da yeni sosyal yardım yasa tasarısına göre, 2 çocuklu bir aile devletten 902 Euro, çocukları için ise 696 Euro alabilecek.
Böylece bir ailenin eline hiç çalışmadan ayda 1,598 Euro para geçmiş olacak. Ayrıca kirası ve bazı faturaları da karşılanacak.
Federal hükümet tarafından bugün son şekli verilecek yasa tasarısına göre, şimdiye dek "Hartz IV" adı altında bilinen ve bir yıldan fazla işi olmayanlara verilen sosyal yardım parasının yerini alacak olan "Vatandaşlık Parası," 1 Ocak 2023’ten itibaren geçerli olacak.
Yeni uygulamayla, evli olmayan işsizler için ödenecek yardım oranı söz konusu tarihten itibaren 53 Euro arttırılarak, aylık 502 Euro olacak.
Evlilerde eşler için kişi başına 451 Euro, çocuklara ise yaşlarına bağlı olarak 14 ila 17 yaş arasında 420 Euro, 6 ila 13 yaş arasında olanlar için 348 Euro ve 5 yaşına kadar olanlar için ise 318 Euro olarak ödeme yapılacak. Ödenecek paranın miktarı enflasyona göre ayarlanarak, arttırılabilecek.
Federal İstatistik Dairesi tarafından dün yapılan açıklamaya göre, geçen ay enflasyon oranı bir önceki aya göre yüzde 7,9 arttı.
Önümüzdeki aylarda artışın aynı hızla devam etmesi bekleniyor. Şimdiye kadar "Hartz IV" uygulaması kapsamında Çalışma Ajansı’nın gösterdiği işleri kabul etmeyenlerin ödemelerinde kesinti yapılırken, "Vatandaşlık Ödeneği" uygulamasında ilk 6 ayda ödemelerde kesinti olmayacak, 60 bin Euro’ya kadar olan varlık dikkate alınmayacak. Kendi konutlarında oturanlar da ilk iki yıl boyunca evlerini satmaya zorlanmayacak.
Scholz:"Kimseyi yalnız bırakmayacağız"
Yeni uygulamanın 2023 yılında bütçeye fazladan 650 milyon Euro’ya ek gider olarak yansıması bekleniyor. Nitekim Alman Sayıştayı tarafından hazırlanan bir raporda, Almanya’da sosyal sisteme dönük harcamaların sistematik olarak arttığı ve bütçenin bu yükün altından kalkamayacak hale geleceği belirtilirken, 2040 yılına kadar devletin kasasında para kalmayacağına dikkat çekildi.
Artan sosyal giderleri finanse etmek için Almanya’nın borçlanmasına alternatif olmadığı savunuluyor. Son yıllarda taze borç alınmayıp dengeli bütçe politikası izleyen Almanya’da, Alman ordusunun modernleştirilmesi için 100 milyar Euro hacimli özel yatırım bütçesi öngörülmesi de taze borç alınmasının kaçınılmaz hale gelmesi olarak yorumlanmıştı. Başbakan Olaf Scholz ise, özellikle Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı ile başlayan süreçte enerji fiyatlarındaki artış ve enflasyon nedeniyle sıkıntı çeken dar gelirlilere daha fazla yardım yapılmasını savunurken, "Kimseyi yalnız bırakmayacağız" dedi.
"Sosyal yardım alanlar çalışmak istemiyor"
Hükümetinin yeni uygulaması, koalisyon içinde eleştiriliyor.
Federal Maliye Bakanı Christian Lindner (FDP) uygulamanın uzun süreli işsizler tarafından istismar edilebileceği endişesini taşıdığını açıkladı.
İşveren temsilcileri de ödeneği alabilmek için çeşitli yükümlülükleri yerine getirmeyenlere uygulanan yaptırım ve para kesme cezalarının kaldırılmasını eleştiren açıklamalar yaptı.
5,3 milyon sosyal yardımla geçiniyor
Almanya’da 2021 verilerine göre 5,3 milyon kişi sosyal yardımla geçiniyor. Yani toplam nüfusun yüzde 6,5’i devletten aldığı maddi destekle yaşamını sürdürüyor.
Sosyal yardım alanlar arasında göçmenlerin oranı yüzde 40. Ödenekten faydalananlar arasında Türkiye kökenli göçmenlerin oranı ise istatistiklerde yüzde 20 olarak tanımlanıyor.
Sosyal yardım oranın yüksekliği ve gelecek dönemde verilecek miktarın daha da artacak olması, göçmenler arasında da değişik yorumlara neden oluyor.
VOA Türkçe’nin görüş aldığı çok sayıda küçük işletmeci, sosyal yardımla geçinenlerin çalışmak istemediklerini öne sürdü.
Sıklıkla dile getirilen bir eleştiri de, "Bu yardımları veriyorlar sonra biz çalışan bulamıyoruz. Milleti tembelliğe alıştırıyorlar. Çalışan kesimi de işten soğutuyorlar. Kimse sabahın 7’sinde kalkıp işe gitmek istemiyor" şeklinde.
Sosyal yardım alıp, Türkiye’de mal varlığı olanlara ceza
Öte yandan Almanya’daki birçok vergi dairesi son zamanlarda sosyal yardım alan Türkiye kökenli göçmene, Türkiye'de evi veya bankada parası olup, olmadığı yönünde sorular içeren mektuplar göndermeye başladı.
Almanya'da sosyal yardım alanların bir kısmının, Türkiye'de gayrimenkul sahibi oldukları veya banka hesaplarında para bulundurdukları biliniyor.
Şu andaki uygulamada, böyle bir durumun tespit edilmesi durumunda, sosyal yardım kurumları ödedikleri paraları faiziyle geri alabiliyor ve aynı zamanda bu kişiler hakkında yalan beyanda bulunmaktan suç duyurusunda bulunuyorlar.
Türkiye, Alman makamlara "Otomatik Bilgi Transferi Anlaşması" çerçevesinde bu konuda bilgi vermeye başladığını açıklamıştı. Bu anlaşmalar çerçevesinde, sosyal yardım alan kişilerin Türkiye'de gelirleri veya malvarlıkları olup olmadığı kolayca tespit edilebiliyor.