Corona pandemisi Almanya’da istihdam piyasasına ve esnaflara büyük bir darbe vurdu. Geride kalan ocak ayında işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 475 bin kişi arttı. Sayı, bir önceki aya göre ise 193 bin kişi artarak toplamda 2,9 milyon kişiye yükseldi.
İşsizlik oranı yüzde 0,4 artarak yüzde 6,3'e çıktı. Bu oran, pandemi öncesindeki 2019 yılında uzun süre yüzde 5 seviyesindeydi. İşsizlik oranında kaydedilen artışın başka ülkelere kıyasla düşük olması, işverenlerin çalışanları bozulan ekonomik şartlar nedeniyle işten çıkarmamasını hedefleyen kısa süreli çalışma programı ile açıklanıyor. Hükümet işverenlere destek sağlamak amacıyla 1 milyar Euro’nun üzerinde yardım paketi hazırlamıştı. Kısa süreli çalışanların maaşlarının yüzde 60'ı devlet tarafından ödeniyor.
Bu arada Alman hükümeti ülkedeki sert karantina nedeniyle kapalı olan iş yerlerine 2019 yılının kasım ayında yaptıkları cironun yüzde 75’ini hibe olarak ödeme kararı almıştı. Özellikle restoran ve kafelerle, küçük mağaza sahibi esnafı yakından ilgilendiren bu yardımın bürokratik nedenlerle gecikmesi nedeniyle 750 bin iş yeri iflasın eşiğinde olduğu haber veriliyor. İflasların şu an halen düşük olmasının nedeni iflas başvurusu zorunluluğunun 30 Nisan 2021 tarihine kadar kaldırılması.
Almanya Ticaret Odası küçük ölçekli iş yerlerinin sahiplerinin yüzde 23’ünün kısıtlamalar nedeniyle en geç altı ay içinde iflasa gitmek zorunda kalacaklarını, yüzde 28’inin bu yılın sonuna kadar iflas ilan edeceklerini bildirdiklerini açıkladı. Oda Başkanı Stefan Genth, 2021’in esnaf için "felaket bir sene" olacağını söylerken, her ay dükkan kirası ödemek zorunda kalan küçük ve orta ölçekli işverinin söz verilen yardımların gecikmesi nedeniyle sabrının tükendiğini açıkladı. Ticaret Odası, kasım ayında verilmesi planlanan destek parasının bazı iş yerlerine ocak ayında ödendiğini, birçok iş yerinin ise bürokratik engeller yüzünden halen hiçbir yardım almadığını belirtti.
Bu arada Alman hükümetinin yeni virüs türlerine karşı İngiltere ve Brazilya gibi yüksek riskli ülkelere seyahat yasağı ise seyahat sektörüne sert darbe olarak görülüyor. Seyahat sektöründe aktif işverenlerin çok büyük bir bölümü iş yerlerinin kriz nedeniyle kapanacağını düşünüyor. Almanya Seyahat Acenteleri Birliği, seyahat acentelerinin yaklaşık yüzde 90’ının iflasın eşiğinde olduğuna dikkat çekti. Dünyanın en büyük seyahat şirketi olan Alman turizm şirketi TUI 4 milyar 300 milyon Euro devlet yardımı alarak son anda iflastan kurtarılmıştı.
Krizden ağır darbe alan turizm sektörünün toparlanma sürecinin, aşılananların sayısına bağlı olduğu, yaşanan aşı kıtlığına bir çözüm bulunması durumunda, insanların yeniden seyahat etme isteğinin turizmi canlandıracağı vurgulanıyor. Ülkede normal hayata dönüş için en önemli kriter olarak algılanan aşılama kampanyası, aşı şitketlerinden arka arkaya gelen üretim ve tedarik sorunları nedeniyle çok ağır ilerliyor. Federal Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, eyaletlere dağıtılan 3,5 milyon doz aşının şimdiye kadar 2,2 milyonu kullanıldı. Ancak lojistik sorunlar nedeniyle aşı kampanyası kesintiye uğramış durumda. Biontech/Pfizer şirketinin üretim zorluğu nedeniyle aşıları gecikmeli gönderebileceğini açıklamasının hemen ardından, AstraZeneca tarafından geliştirilen aşının 65 yaş üzeri insanlar üzerindeki etkisinin yüzde 8 gibi çok düşük olduğu haberi Almanya’nın aşılama planını altüst etti.
Kamuoyunda büyük tepkilere neden olan krizi çözmek amacıyla, yarın Başbakan Angela Merkel eyalet başbakanları, aşı üreticileri ve ilaç sanayi temsilcileriyle video konferans aracılığıyla bir kriz zirvesi düzenleyecek. Zirvede, Almanya’da üretilen aşıların öncelikli olarak ülke içinde kullanılması yönündeki taleplerin yanısıra, mevcut ilaç tesislerinden aşı üretiminde ne kadar yararlanılabileceği ve Rusya‘dan da aşı alımının konuşulması bekleniyor.
