Almanya’nın Chemnitz kentinde bir Alman’ı öldürmekle suçlanan Suriyeli sığınmacı Alaa S.’nin mahkemesi geniş güvenlik önlemleri altında başladı. Chemnitz'te 26 Ağustos 2018’de yaşanan cinayet sonrası kentte sığınmacı karşıtı gösteriler düzenlenmiş, ırkçı gruplar sokakta Hitler selamı yaparak, yabancı avına çıkmıştı. Çok sayıda kişinin yaralanmasına, Türklere ve Yahudilere ait dükkanların taşlanmasına neden olan ve günlerce süren gösteriler tüm dünyanın tepkisini çekmişti.
Olayla ilgili dava, Chemnitz’deki mahkeme salonu güvenlik açışından yetersiz olduğu için Dresden kentine, Dresden Yüksek Eyalet Mahkemesi’ne aktarılırken, polis keskin nişancıların da desteğiyle mahkeme binası civarında büyük güvenlik önlemleri aldı.
Davada tek zanlı olarak sanık sandelyesinde oturan 23 yaşındaki Alaa S., iddianameye göre 27 Ağustos’u 28’ine bağlayan gece Chemnitz’in merkezinde düzenlenen bir eğlencede, Iraklı sığınmacı Farhad A. ile kentte aşırı sağcı olarak tanınan Daniel H. arasında çıkan kavgaya karışarak, 35 yaşındaki Daniel H.’yı bıçakla öldürdü, iki Almanı da ağır yaraladı.
Farhad A.’nın olaydan sonra Irak’a kaçtığı tahmin ediliyor ve uluslararası arama kararı ile aranıyor. Savcılık, şüpheliler hakkında ortaklaşa hareket ederek adam öldürme suçlamasıyla, Alaa S.’ye 15 yıl hapis cezası verilmesini talep ediyor. Alaa S. suçsuz olduğunu ve cinayete karışmadığını belirterek, serbest bırakılması gerektiğini savunuyor. Alman kamuoyu tarafından büyük ilgiyle takip edilen davada 24 duruşma yapılması ve kararın önümüzdeki Ekim ayında verilmesi bekleniyor.
Bu arada duruşmanın açılışında söz alan sanık Alaa S.’nin avukatı, mahkeme heyetinin tarafsızlığının saptanması amacıyla davanın başka bir tarihe ertelenmesini talep etti. Mahkeme başkanı yargıcın ve diğer heyet üyelerinin ırkçı Almanya için Alternatif partisine ve İslam düşmanı Pegida hareketine destek verip vermedikleri, yaşanan olay sonrasında düzenlenen gösterilere katılıp, katılmadıkları konusunda yemin ederek, açıklama yapmalarını talep eden avukat, heyet üyelerinin tarafsızlığından kuşku duyduğunu söyledi.
Chemnitz’de ölümcül bir bıçaklama ile başlayan, ardından olayı bahane eden aşırı sağcı gruplar ile onlara karşı eylem yapan yabancılar ve solcular arasında yaşanan çatışmalar, Almanya’da geçen yıla damga vuran en önemli olayların başında geldi.
2015’de sonrası Almanya’ya giriş yapan 1 milyon sığınmacıya yönelik ırkçı tepkiler o günlerde yeni bir boyuta ulaşırken, yaşananlar ülkede aşırı sağcı yapılara karşı etkin bir şekilde mücadele edilemediğinin delili olarak gösterildi. Olaylar, gösterilerle ilgili yaptığı açıklamalar nedeniyle iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Hans-Georg Maassen’ın koltuğunu kaybetmesine de neden oldu. Maassen, aşırı sağcıların gösterileri sırasında yabancı avına çıktığını inanmadığını söylemiş, koalisyon ortağı SPD Maassen’ın görevden alınmaması durumunda hükümetin sona ereceğini açıklamıştı.
Saksonya eyaleti ve eyalette bulunan Chemnitz kenti Almanya’da sağcıların en güçlü olduğu bölgelerden biri olarak biliniyor. Aşırı sağcı ‘Pegida’ hareketi eyalet başkenti Dresden kentinde 2014'ten bu yana her Pazartesi günü binlerce kişinin katılımıyla yabancılara karşı protesto gösterileri düzenliyor.
Sekizi Türk, biri Yunan, bir de Alman kadın polis olmak üzere toplamda on kişiyi öldüren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütün 1998-2000 yılları arasında Chemnitz'de saklandığı ortaya çıkmıştı. Son olarak ise geçen hafta kentin futbol kulübü Chemnitzer FC’nin maçında, ölen bir Neonazi taraftarın saygı duruşu yapılarak anılması ve bu olaydan polisin önceden haberinin olduğunun ortaya çıkması tüm Almanya genelinde tartışma yaratmıştı.
