Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kaybolması ve Suudi Arabistan’ın olayla ilişkisi Almanya'nın da ana gündem maddelerinden biri oldu. Alman siyasetçiler ve ekonomi çevreleri Riyad ile ilişkiler konusunda ikiye bölünmüş durumda. Federal hükümet olayın ‘hızlı ve inandırıcı bir şekilde aydınlatılmasını' istemekle yetinirken, gösterilen tepkiyi yetersiz bulan muhalefet partileri ikili ilişkilerin gözden geçirilmesini ve ülkeye silah satışının durdurulmasını istedi.
“Suudi diplomatları sınırdışı etmeliyiz”
Liberal FDP partisinden Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Alexander Graf Lambsdorff, Almanya’nın diğer G7 ülkeleriyle birlikte Suudi Arabistan’ın büyükelçilerini çağırarak, olayın eksizsiz bir şekilde aydınlatılması yönünde diplomatik nota vermesi gerektiğini öne sürdü. Lambsdorff, "Gerekirse bir adım daha ileriye giderek, Suudi diplomatları sınırdışı etmeliyiz" şeklinde görüş belirtti.
“Suudi Arabistan’a silah sevkiyatı sona ermeli”
Sol Partinin Federal Meclis Grup Eş Başkanı Dietmar Bartsch, Suudi Arabistan'ın cezalandırılması gerektiğini söyledi. Alman hükümetinin tepki göstermekte yetersiz kaldığını vurgulayan Bartsch, "Suudi Arabistan'a silah sevkiyatı sona ermeli." dedi. Sosyal demokrat SPD’nin eski genel başkanı ve eski dışişleri bakanı Sigmar Gabriel, yaşananların Soğuk Savaş döneminde Doğu Blokunda ajanların ve muhaliflerin öldürülmesini anımsattığını belirterek, "Suudiler kendilerinden çok fazla eminler. Batı, özellikle de Avrupa ekonomik ve diplomatik çekincelerle olup, bitenleri görmemezlikten gelmemeli" şeklinde görüş belirtti. Gabriel, geçen yıl bakanlık döneminde, Suudi Arabistan'ı Ortadoğu'da "macera peşinden koşmakla" suçlamış, Riyad yönetimi, protesto amacıyla büyükelçisini geri çekmişti.
Alman dışişleri bakanı Riyad ziyaretini ertelemişti
Alman hükümetinin Berlin'deki haftalık olağan basın toplantısında konuyla ilgili açıklama yapan hükümet sözcüsü Steffen Seibert, Suudi gazetecinin ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğu'nda 2 Ekim'de kaybolmasından bu yana "korkunç şüphenin doğru olabileceğine ilişkin endişeleri yok edecek” hiçbir gelişme olmadığını söylemişti. Federal Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise, Kaşıkçı vakasındaki iddiaların "çok rahatsız" edici olduğunu ve Suudi yetkililerin açıklama yapmasını beklediğini dile getirmiş, gelecek hafta için Riyad’a planladığı ziyareti şimdilik ertelediğini duyurmuştu.
Siemens’in ‘Çöl Davos’u’na katılmayı iptal etmemesi eleştiriliyor
Yeşiller, Almanya sanayi devi Siemens’in Yönetim Kurulu Başkanı Joe Kaeser'i eleştirdi. Yeşiller sözcülerinden Omid Nouripour, Kaeser’in 23-25 Ekim'de Riyad'da düzenlenecek olan Gelecek Yatırım Fuarı'na katılımını iptal etmemesini kabul edilemez bir tavır olarak niteledi. Veliaht Prens Muhammed bin Salman'ın reform programını tanıtarak, ülkeye yeni yatırımcılar çekebilmesini amaçlayan fuara, JP Morgan, Ford ve Google gibi bir çok uluslararası şirket, banka ve kredi kuruluşlarının yöneticileri katılmama kararı aldı. Kaeser ise, "Sorunlu ülkelere gitmeseydim, sürekli Almanya’da kalıp, evimde oturmam gerekirdi" sözleriyle tepkileri üstüne çekti.
Almanya – Suudi Arabistan ticari ilişkileri
Suudi Arabistan, Almanya’nın Arap dünyasındaki en önemli müttefik ve ticaret ortaklardan biri. ABD’nin uyguladığı yaptırımlar yüzünden İran'daki faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmanın sıkıntısını çeken Alman ihracatcıların Suudi Arabistan’la ilişkileri kaybetmek istemediği tahmin ediliyor. Suudi Arabistan'da 800'e yakın Alman şirketi faaliyet gösterirken, ülke Almanya'dan en fazla silah satın alanlar listesinde Cezayir'in ardından ikinci konumda.
