Erişilebilirlik

Alman Emniyeti Skandallarla Çalkalanıyor


Arşiv
Arşiv

Almanya’da polisin adının karıştığı skandalların ardı arkası kesilmiyor. Bundan bir süre önce Frankfurt’ta görevli beş polisin Türk kökenli bazı avukatları ölümle tehdit eden elektronik posta gönderdiğinin ortaya çıkmasından sonra, şimdi de son yılların en büyük pedofili olayıyla ilgili ve polisin elinde bulunan delil dosyasının kaybolduğu ortaya çıktı.

Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Lügde kentinde yaşanan olayda, toplanan belge, CD ve bilgisayar dosyalarının yer aldığı delil çantasının yok olduğu öğrenildi.

Olayı doğrulayan Kuzey Ren Vestfalya İçişleri Bakanı Reul, yaşananları skandal olarak tanımlayıp, kamuoyundan özür diledi. Delil dosyasının kasıtlı bir şekilde çalındığını veya yok edildiğini bildiren bakan, olayla ilgisi olabileceği şüphesiyle beş polis hakkında soruşturma yürütüldüğünü açıkladı. Bakan, söz konusu dosyada pedofil saldırgana ait çok sayıda delilin bulunduğunu da belirtti. Lügde’de bir kampta 2 kişinin, yaşları 4 ile 13 arasında değişen 27'si kız, 4'ü erkek 31 çocuğa yıllardır tecavüz edip, görüntüleri kayda aldıkları ve internet üzerinden başka pedofillere sattıkları ortaya çıkmıştı.

Olayla ilgili 56 yaşındaki Andreas V., 33 yaşındaki suç ortağı ve çocuk pornografisi siparişi veren bir diğer kişi tutuklanırken, kamp alanında yapılan aramada binlerce kanıt ele geçirildi. Kamuoyunda büyük tepkiye neden olan olayla ilgili bilgilere göre, bazı ailelerin kampta yaşananlarla ilgili üç yıldır polise şikayette bulunduğu, ancak yetkililerin işlem yapmadığı ortaya çıktı.

Delil çantasının yok olması sonrasında ise, pedofil ağında polislerin de olabileceği ve polis içinden birinin suçluların ortaya çıkmasını engellemek için delilleri yok ettiği tahmin ediliyor.

Nitekim Kuzey Ren Vestfalya İçişleri Bakanı Reul de, bu ihtimal üzerine gittiklerini söyleyerek, "Böyle bir olasılık yok diyemem" şeklinde görüş belirtti.

Savcılık, daha önce suç duyurusunda bulunulduğu halde işlem yapmayan iki polis hakkında görevini ihmalden soruşturma başlattı.

Öte yandan geçen hafta başkent Berlin’de, geçen yıl genç ve hamile bir kadının arabasına çarparak, ölümüne yol açan bir polisin aşırı derecede alkollü olduğu oltaya çıkmıştı. Söz konusu polisin alkol oranının ispatlayan kan testinin bir yıla yakın bir süredir gizli tutulduğu öğrenilirken, olayın kamuoyuna yansıması sonrasında kazaya tanık olan polislerin meslektaşlarını "araba kullanırken içkili değildi, kazadan sonra şok geçirdiği için içmiş olabilir" şeklinde korumaya almaları dikkat çekti.

Frankfurt’ta ise, emniyette görevli beş polis memuru hakkında aşırı sağcı hücre kurdukları şüphesiyle soruşturma başlatılmıştı. NSU davası müdahil avukatlarından olan Başay Yıldız'a "NSU 2" imzalı ölüm tehditi yollayan polislerin, başka kentlerdeki polislerle bağlantıları da ortaya çıkmıştı. Uzmanlar, uzun bür süredir Alman polisin çatısı altında ırkçı ve aşırı sağcı bir yapılanmanın olduğunu, polislerin büyük bir oranda göçmen karşıtı Almanya için Alternatif partisini seçtiklerini ve yetkililerin bu konunun üzerine yeterince gitmediğini savunuyor.

XS
SM
MD
LG