Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) İzleme Komitesi, eş raportörler İngiltere milletvekili John Howell ve Letonyalı Boriss Cilevics tarafından hazırlanan rapora dayalı olarak hazırlanan ve "Türkiye'de cumhurbaşkanlığı sisteminin demokratik kurumları ciddi biçimde zayıflattığı, denge ve denetim sistemlerini işlevsiz hale getirdiği" tespitini içeren bir karar taslağını kabul etti.
Rapor ve karar taslağı 10-14 Ekim tarihlerinde AKPM Genel Kurulu sonbahar oturumlarında tartışılacak.
AKPM'den karara ilişkin yapılan açıklamada, 2017'nin Nisan ayında 18 milletvekiliyle AKPM'de temsil edilen Türkiye'nin "izleme prosedürüne" dahil edildiği hatırlatılarak, "AKPM İzleme Komitesi o tarihten bu yana, özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmasına, yargıya, hukukun üstünlüğüne yönelik meydan okumalara ve 2023 parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hazırlanmasına odaklanarak, ülkedeki gelişmeleri yakından takip etti" denildi.
Açıklamada, Türkiye'de 2017 yılında kabul edilen siyasi sistem değişikliğinin "herhangi bir üye devletin egemenlik hakkı olmakla birlikte", Türkiye'deki demokratik kurumları ciddi şekilde zayıflattığı, denge ve denetim sistemini işlevsiz ve yetersiz hale getirdiği belirtildi.
Komite, "yargının tam bağımsızlığını ve etkin kontrol ve dengeleri yeniden tesis etmek için acilen reformlara ihtiyaç olduğunu" ifade etti.
"Seçimler özgür ve adil olmalı"
Kabul edilen taslak metinde, Türk yetkililerin "muhalefetin faaliyet gösterebilmesi ve gazetecilerin bağımsız bir şekilde çalışabilmesi dahil özgür ve adil seçimleri garanti altına almak için tüm koşulların yerine getirilmesini sağlaması gerektiği" vurgulandı.
Komite ayrıca Venedik Komisyonu'ndan "Dezenformasyon yasası" hükmüne ilişkin Türk Ceza Kanunu'nda yapılacak değişiklik taslağı hakkında görüş istedi.
Karar taslağında ayrıca, Komite'nin, Türkiye için izleme prosedürü çerçevesinde "ülkede demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına ilişkin gelişmeleri izlemeye ve Türk otoriteleriyle yapıcı diyaloğa" devam edeceği de belirtildi.
Raporda neler var?
Mayıs ayında Türkiye'ye gelerek temaslarda bulunan eş raportörler John Howell ve Boriss Cilevics tarafından hazırlanan rapor, AKPM Genel Kurulu'nun 12 Ekim'de yapılacak oturumunda tartışılarak oylanacak.
Howell ve Cilevics'in raporunda, "Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ülke siyasetinde yarattığı etkiler", "muhalefet ve basın üzerindeki baskılar", "AİHM ve AYM kararlarının uygulanmaması" ve "hukuk devleti" eleştirileri ile "2023'te yapılacak seçimlere ilişkin kaygılar" ön plana çıkıyor.
Raporda, 2023 seçimlerine ilişkin olarak, Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu'nun 2022'nin Nisan ayında hazırladığı "Yeni seçim kanunu hakkındaki görüşlerine yer verdiği rapora" atıfta bulunuluyor.
HDP'ye yönelik kapatma davası CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun tutuklanması, "dezenformasyon yasası" gibi kaygı verici gelişmeleri sıralayan Howell ve Cilevics, seçimlerin adil olabilmesi için Venedik Komisyonu raporunun dikkate alınması, muhalefetin özgür çalışması, medyanın seçim kampanyası sırasında oynayacağı rolün adil olması ve medya özgürlüğü konusunda sorun yaratacak olan "dezenformasyon yasasının" geri çekilmesi gibi önerilerde bulundu.
AİHM'in Kavala ve Demirtaş kararları
Avrupa Konseyi'nin son derece ender görülen "ihlal prosedürü" sürecini başlattığı Osman Kavala ile serbest bırakılması kararı alınan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş örnekleri etrafında, AİHM kararlarının uygulanması gerektiği görüşünün de yer aldığı İzleme Komitesi raporunda, "AİHM kararlarına saygı duyulması gerektiği, üye devletlerin AİHM'in saygınlığını ve temel insan haklarını koruma yükümlülüğü" olduğu hatırlatıldı.
Genel olarak yargı sistemindeki sorunların da devam ettiği vurgulanan raporda, yargı bağımsızlığı önündeki "sistematik engellerin" kaldırılması ve "Anayasa Mahkemesi kararlarının, alt mahkemeler tarafından uygulanmasının sağlanması gerektiği" belirtildi.