Erişilebilirlik

'Suriyeliler'e Onurları Geri Verilmeden Bölgeye Gerçek Barış Gelmeyecek'


'Suriyelilere Onurları Geri Verilmeden Gerçek Barış Bölgeye Gelmeyecek'
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:05:15 0:00

Washington'daki Ortadoğu Enstitüsü'nün düzenlediği panelin konusu Suriye idi. Suriye’deki insani krizin tartışıldığı panelde katılımcılar silahların bir an önce susması gerektiğini vurguladılar.

Washington’da Ortadoğu Enstitüsü’nün düzenlediği panelin konusu “Suriye’nin uzun dönem insani ve gelişmesinin karşı karşıya olduğu zorluklar”dı.

Panelin konuşmacıları, Birleşmiş Milletler Batı Asya için Ekonomik ve Sosyal Komisyonu Başkan yardımcısı Abdullah El Dardari, Karam Vakfı kurucu ortaklarından ve CEO’su Lina Sergie Attar, Dünya Bankası’nın Ortadoğu ve Afrika Bölgesi başekonomisti Shantayanan Devarajan ile Penn State Üniversitesi’nden öğretim görevlisi Juliette Tolay’di.

Başekonomist Devarajan, Suriye dışındaki sığınmacılar için önemli konunun iş bulmak olduğunu kaydetti.

Devarajan, “Kilit konu iş, Görüştüğümüz aileleri bizlere iş bulun diyor. Ürdün’de Ürdünlüler ve Suriyeliler'in birlikte çalıştıkları üretim bölgeleri oluşturuldu, Buradan Avrupa Birliği’ne vergisiz satış yapılıyor, amaç buralara yatırım çekmek, bu bölgedeki bazı yatırımcılar savaş bölgelerinden kaçan Suriyeliler, eğer Suriye’de barış olursa Suriyeliler'in bu yatırımlarını kendi ülkelerine taşımaları kolay olacaktır, savaştan sonra bir ülkede özel sektörü oluşturmak çok önemli, Sadece yönetimden beklerseniz bu iş olmaz, daha önce bunu Afganistan’da denedik, olmuyor” dedi.

Karam Vakfı’nın kurucularından Attar da Suriyeliler'e iş sağlanması konusunun konuşulması için çok geç kalındığı görüşünde..

Attar, “Avrupa sığınmacı kriziyle karşı karşıya kaldığında herkes sığınmacılara iş, eğitim sağlanmasından bahsetmeye başladı. Bu 5 yıllık sorun aslında, bu konular için çok geç kalındı, 5 yıldır okula gitmeyen çocukların durumu ne olacak, her alanda bir başarısızlık söz konusu, siyasi başarısızlık, uluslararası alanda başarısızlık, askeri alanda başarısızlık, yardım kuruluşlarının başarısızlığı” ifadelerini kullandı.

"Suriyeliler'in bulundukları ülkede çalışmalarıyla ilgili yasal sorunlar var" diyen Attar, bununla birlikte Türkiye’de Suriyeli öğretmenlerin Suriyeliler'e ders verebildiğini kaydetti.

Öğretim görevlisi Juliette Tolay da Türkiye’deki sığınmacıların durumunun birçok alanda diğer ülkelerdeki sığınmacıların durumundan daha iyi olduğunu belirtti.

Tolay, “Türkiye’deki sığınmacı durumuna baktığınızda birçok alanda Lübnan ve Ürdün’ün tersine olduğunu görürsünüz, hükümet krizle mücadelede lider rol üstleniyor, Türkiye’de sığınmacılara geçici koruma programı uygulanıyor, bir defa kayıt altına alındılar mı sağlık ve eğitim sisitemine dahil olabiliyorlar, bununla çalışma iznine de sahip olma imkanları var, bununla birlikte geçici koruma parogramı sığınmacıları ortada bir durumda da bıraktı, mülteci olmak için başvuramıyorlar, normalde Türkiye’de 5 yıl kalırsanız vatandaşlık için başvurabiliyorsunuz ama onlar bunun için başvuramıyorlar” dedi.

Lina Sergie Attar da Türkiye’deki Suriyeli çocuklara Türkçe eğitim verildiğini, Türk hükümetinin Suriyeli sığınmacılar için burs olanakları olduğunu hatırlattı. Attar, Türkiye’de Ocak ayında ‘Kadim House-Kadim Evi’ adı altında genç kız ve erkeklerin teknolojiye, internete ulaşabilecekleri, kendilerini geliştirebilecekleri bir merkez açılacağını da vurguladı.

Panele katilan konuşmacılar Suriye’deki sağlık sektörünü de öncelik verilmesi gerektiğini belirtirken, El Dardari Suriye’nin yeniden yapılandırılmasının zorluklarını rakamlarla anlattı..

El Dardari, “Son 10 yılda Suriye’de yapılan evlerin yüzde 90’ı yıkıldı, Suriye 4 milyon 300 bin evden yaklaşık 2 milyon evini kaybetti, bunu yeniden inşa etmek için her yıl 300 bin ev yapmak gerekiyor, bu nasıl yapılacak, bunun için her yıl 300 milyon ton çimento gerekiyor, Suriye’nin böyle bir kaynağı yok, bu en büyük zorluk değil, yeniden inşa ederken neye öncelik vereceğiniz büyük problem, eğitim ve sağlık sektörünü birlikte mi inşa edeceğiz ya da hangisini önce inşa edeceğiz, ikisi için de kaynak yok, bu kararları kim verecek, hangi kurumlarımız var, ülkede herşeyden önce güvenilir bir siyasi siteminiz olmalı” dedi.

El Dardari, Suriye için 200 milyar dolar gerektiğini ve ülkenin yeniden inşasının çatışmanın bir tarafıyla mümkün olmayacağını kaydetti. El Dardari, Suriye’nin yeniden yapılanması için bütün tarafların biraraya gelmesi gerektiğini, aksi durumda bir tarafın kaynağının bunun için yeterli olmayacağını da kaydetti.

El Dardari ayrıca Suriye’nin bölünmeden tek bir ülke olarak kalmasının önemine vurgu yaptı ve böyle bir durumda ülkenin yüzlerce parçaya bölünebileceğini bunun da bölgedeki her ülkeyi etkileyeceğini kaydetti.

Konuşmacılar, yeniden yapılanmanın başlayabilmesi için önce silahların susması gerektiği konusunda hemfikir. Bunula birlikte Attar ve El Dardari, adaletin sağlanmadan ve Suriyeliler'e onurları geri verilmeden gerçek barışın bölgeye gelmeyeceği görüşünde.

XS
SM
MD
LG