Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanlarının Ege Denizi’ne açılıp Aksaz Deniz Üssü’ne bağlı savaş gemilerinde denetim yaparken bir dönem Türkiye ile Yunanistan’ı savaşın eşiğine getiren Kardak kayalıklarının da göründüğü fotoğrafta yer almaları Avrupa Birliği’nin de gündemine girdi.
Avrupa Birliği Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, itidal ve iyi komşuluk ilişkilerine tam saygı vurgusu öne çıktı. Avrupa Birliği Komisyonu Sözcüsü Margaritis Schinas, “İtidal ve iyi komşuluk ilişkilerine azami saygı katılım öncesi ortaklarımız için belirlediğimiz önemli bir kriter” dedi. Avrupa Birliği Komisyonu’nun Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn’ın sözcüsü Maja Kocijancic de geçmişte Türkiye ve Yunanistan arasındaki gerilime ilişkin olarak yapılan ve itidal çağrısı içeren açıklamaları hatırlatarak, “Bu pozisyonumuz hala geçerliliğini koruyor” diye konuştu.
Avrupa Birliği Komisyonu’ndan gelen açıklamalara bakıldığında durumdan memnun olunmadığı ve girişimin iyi komşuluk ilişkilerine zarar veren türden olduğunun düşünüldüğü görülüyor. Gelişmenin, Yunanistan yargısının 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye’den kaçan askerlerin iadesi konusunda olumsuz görüş bildiren kararından sonra gelmesi dikkat çekiyor. Brüksel’deki yetkililer arasında, mevcut konjonktürü de dikkate alarak, gelişmeyi provokasyon ve gözdağı olarak değerlendirenlere rastlamak da mümkün.
Avrupa Birliği Komisyonu’nun, Ege Denizi’ndeki anlaşmazlıklar konusundaki tavrı genelde sübjektif bir çizgiye sahip. Bu da Yunanistan’ın üye olmasının yarattığı bir durum.
Ege Denizi bağlantılı konular Yunanistan tarafından mümkün olan her fırsatta Avrupa Birliği’nin gündemine getiriliyor. Avrupa Birliği Komisyonu da bu konunun sıkı takipçilerinden. Ege Denizi bağlamındaki sorunlar yıllardır ilerleme raporlarının değişmeyen konuları arasında yer alıyor.
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından kasımda yayımlanan son İlerleme Raporu’nda da bu gelenek değişmedi. Son raporda bu konuya, iyi komşuluk ilişkilerine ve sorunların barışçıl çözümüne bağlı kalınması gerektiği vurgusuyla yer verildi.
Belgede, şu ifadeler kullanıldı: “Avrupa Birliği bir kez daha endişelerini ifade ederek, Türkiye’ye, bir üye devlete yöneltilen her türlü tehdit ya da eylemden veya iyi komşuluk ilişkilerine ve sorunların barışçıl şekilde çözümüne zarar veren sürtüşme nedenlerinden veya eylemlerden kaçınma çağrısında bulunmuştur.”
