Erişilebilirlik

ABD ve AB Arasında Serbest Ticaret Görüşmeleri Haziran’da


Başkan Barack Obama’nın Birliğin Durumu konuşmasında Avrupa ile serbest ticaret anlaşması imzalayacaklarını açıklaması Atlantik’in iki tarafında da dalgalanmalara neden oldu. Ancak herhangi bir anlaşmanın yürürlüğe girmesi yıllar alabilir.

Avrupalı liderler Başkan Obama’nın transatlantik serbest ticaret anlaşmasına gidilmesi isteğini memnuniyetle karşıladı.

Konu Başkan Obama’nın bir saatlik konuşmasında 15 saniyelik yer alsa da öneri Amerika’nın AB ile ilişkilerinde yeni bir sayfa açılması anlamına gelebilir. Obama konuşmasında Atlas Okyanusu’nun iki tarafı arasındaki adil ve serbest ticaretin milyonlarca Amerikalı için iyi maaşlı işler anlamına geldiğini söyledi.

Brüksel’de konuşan Avrupa Komisyonu Başkanı Manuel Barroso da anlaşmanın Atlantik’in iki yanında onbinlerce iş yaratma imkanı yaratacağını söyledi. Barroso dünyanın en önemli iki ekonomik gücü arasında bir anlaşmanın tüm dengeleri değiştireceğini ve iki tarafın beraber dünyanın en büyük serbest ticaret bölgesini oluşturacağını ekledi.

Görüşmelerin resmi olarak Haziran’da başlaması bekleniyor. Dünya üretiminin yüzde 50’sini, ticaretinin üçte birini kapsayacak anlaşma 1995’te Dünya Ticaret Örgütü’nün kurulmasından bu yana yapılan en iddialı uluslararası ticaret anlaşması olacak.

Anlaşmanın duyurulması 10 yıldır tüm dünya ülkelerinin Doha’da yürüttükleri ticaret müzakerelerinden bir sonuç çıkmamasından duyulan hayal kırıklığının etkilerinin sürdüğü bir döneme denk geldi. Başkan Obama’nın uluslararası ekonomik konularda ulusal güvenlik danışman yardımcısı, görüşülmeye başlanan anlaşmayla ilgili gazetecilere açıklamasında buna gönderme yaptı. Michael Froman, “Eğer bu yolda ilerlemek istiyorsak tek depo benzinle gideceğimiz noktaya varmamız gerekir. 10 yıl boyunca iyi bilinen konuları tartışıp hiçbir yere varmamak istemiyoruz.”

Avrupa Komisyonu ticaret müzakerecisi Karel de Gucht iki yıl içinde bir anlaşmaya varılabileceğini umuyor. De Gucht, müzakerecilerin öncelikle gümrük vergileriyle ilgileneceğini söyledi.

Anlaşma konusu bazı Kongre üyeleri ve uluslararası iş dünyası tarafından olumlu karşılandı. Almanya Amerikan Ticaret Odası’ndan Fred Irwin Avrupalı yetkililerin 30 yıldır serbest ticaret anlaşması istediklerini söylüyor:

“Amerika ve AB arasındaki iş ilişkileri şu anda çok olumlu. Ancak Başkan Obama’nın Birliğin Durumu konuşmasında bahsettiği şekilde bir anlaşma, gümrük vergilerini düşürerek masrafları azaltır ve AB ve Amerika arasında ticareti destekler.”

Ancak farklı taraflardan endişeli yorumlar geliyor. Bazı uzmanlar bu tip tercihli ticaret anlaşmalarının dünyayı farklı bloklara bölerek ticaretin önüne yeni engeller konmasından endişeleniyor. Dünya Ticaret Örgütü sözcüsü Keith Rockwell de tercihli ticaret anlaşmaları konusunda temkinli. Rockwell bu tür anlaşmaların karmakarışık denetimler, standartlar ve normlar yaratarak ciddi gümrük vergileri dışında ticaret engelleri yarattığı uyarısında bulunuyor.

Tarım en ciddi uyuşmazlık konusu

Amerika’da da bazı kuşkular var. Çarşamba günü Denizaşırı Ticaret Komisyonu’nda görevli iki kıdemli senatörü ABD Ticaret Temsilcisi’ne yazdıkları mektupta yapılacak anlaşmanın Amerikalı çiftçilerin Avrupa pazarlarına giriş sağlamasını gerektirdiğini söyledi. Senatörler ayrıca anlaşmanın ABD mevzuatı standartlarını düşüremeyeceğini ve fikri mülkiyet haklarını da koruması gerektiğini ekledi.

Avrupalı çiftçiler geleneksel olarak tarım ürünlerine sıkı ticaret sınırlamaları getirilmesi konusunda son derece etkili oldu. Ayrıca herhangi bir anlaşma yapılmadan, GDO’lu ürünler ve çevre standartları konusunda iki taraftaki görüş ayrılıklarının giderilmesi gerekiyor.

Anlaşma, tarım sübvansiyonlarıyla ilgilenmeyecek olsa da tarım, en çetrefilli konulardan biri olacak. 1998’de Transatlantik ticaret anlaşmasını engelleyen Fransa olmuştu. Fransa tarımsal ticarette Avrupa’nın çok fazla ödün vermesinden kaygı duyuyordu.

Avrupa Birliği’nin iki lider ülkesinden biri olan Fransa’nın bu konuda yine hassas olması beklenebilir. Fransa’da istihdam piyasasının yüzde 7’sini tarım sektöründe çalışanlar oluşturuyor. Fransız çiftçileri kadar İspanyol çiftçileri de ülkelerindeki tarım politikaları konusunda hassas. Geçen hafta bazıları inek kostümüyle Madrid’de toplanan yüzlerce çiftçi Avrupa Birliği’nin sübvansiyon politikalarını protesto etti. Ekonominin zayıf olduğu ve işsizliğin yüksek olduğu bu iki ülkede serbest ticaret anlaşmasının tarımla ilgili bölümleri sorun oluşturabilir.

Uzun zamandır tarım sektörünün önemli bir savunucusu olan Fransa Dış Ticaret Bakanı Nicole Bricq anlaşmayı Fransa’ya yararı olması koşuluyla destekleyeceğini söyledi.

Daha şimdiden Barroso görüşmelerin tüketici sağlığını riske sokmayacağını söyledi, hormonlar ve GDO’lu ürünler konusunda görüşmeyeceklerini belirtti.

Görüşmeler Haziran ayında başlasa bile anlaşmanın yürürlüğe girmesi yıllar alabilir. ABD’nin Güney Kore ile serbest ticaret anlaşması yapması 6 yıl, Meksika ve Kanada ile ise 4 yıl sürmüştü.

Ancak AB yetkilileri umutlu olduklarını ve ABD’de anlaşma yapılması için gerekli siyasi iradenin olduğunu söylüyor.
XS
SM
MD
LG