Teksas’taki ilkokul saldırısının yankıları geride bıraktığımız hafta da dinmedi. Saldırıda hayatını kaybedenlerin cenaze törenlerinde gözyaşı hakimdi. Ülke genelindeyse bireysel silah tartışmaları hafta boyunca sürdü. Son saldırı silah satışlarını da tekrar bu tartışmaların odağına taşıdı.
19 öğrenci ve 2 öğretmenin hayatını kaybettiği Teksas’taki ilkokul saldırısının yaşandığı kasabada hafta boyunca kurbanlar bir bir toprağa verildi.
Hafta sonunda kasabayı ziyaret eden ve halka silahlı şiddete karşı harekete geçme sözü veren Başkan Joe Biden da, haftaya bu konudaki açıklamalarla başladı.
Biden, "Her şey o kadar kötüye gitti ki herkes daha mantıklı olmaya başladı" dedi. Bu sözleriyle bireysel silahlanmayı destekleyen Cumhuriyetçileri kasteden Biden, son olayda saldırganın kullandığı türdeki taarruz tipi silahlarla ilgili kısıtlamaların sıkılaştırılmasına partilerüstü destek verilebileceğini söyledi.
"300 el ateş edebilen bir silah satın alabiliyor olmanın hiçbir anlamı yok" diyen ve silah kontroluna ilişkin bazı başkanlık kararnamelerine imza attığını hatırlatan Biden, "Silah konusunda Kongre ile görüşeceğim. Size söz veriyorum" dedi.
Beyaz Saray’a göre, Başkan tüm silahların yasaklanmasını desteklemiyor ancak silahlı şiddetinin önlenmesine ilişkin potansiyel adımlar üzerinde çalışıyor.
Saldırının yaşandığı eyaletin valisi Cumhuriyetçi Greg Abbott’sa, silah satışı konusundaki düzenlemelerinin çözüm olmadığı görüşünde.
Amerika’da yaşananlar Kanada’yı da harekete geçirdi.
"Kararlı ve hızlı bir şekilde harekete geçmezsek durumun daha da kötüye gideceğini ve karşı koymanın daha da zorlaşacağını bilmek için sınırın güneyine bakmamız yeterli" diyen Kanada Başbakanı Justin Trudeau, haftaya ulusal çapta bireysel silah alıp satmayı yasaklayacak bir yasa hazırladıklarını açıklayarak başladı.
Amerika’da son 10 yılın en ölümcül silahlı okul saldırısı gözlerin silah satan mağazalara çevrilmesine neden oldu.
“Amerika’da bu kez silahlı şiddetin adresi Teksas eyaleti oldu. 19 öğrenci ve 2 öğretmenin yaşamına malolan saldırı, ülkenin kanayan yarısı bireysel silahlanma tartışmalarını tekrar alevlendirdirdi. Geride gözü yaşlı aileler bırakan saldırının ardından ülkede silah satışı bir kez daha mercek altına altında.”
Bu kadar çok kişinin hayatını kaybetmesi silah mağazalarındaki satışları durdurmadı.
Bireysel silahlara sahip olmak için bu mağazaları ziyaret edenlerin çoğu, görüşlerini paylaşmak bir yana, kameradan kaçarcasına uzaklaşırken, kimiyse kişisel güvenliği için silah aldığını belirtti.
Nathan Sears, "Silah sahibi olmam gerekiyor mu? Hayır. Sahip olunca daha güvende mi hissediyorum? Evet. Silah şiddeti mutlaka üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir sorun. Ama Amerika’da işçi sınıfındaki herkes kendini savunabilme hakkını hak ediyor" şeklinde konuştu.
Silah satışı Amerika ile öylesine özdeşleşmiş ki turist rehberleri silah mağazalarını tur programı içine alıyor.
Turist rehberi Sebastian, "Bir silah dükkanı görmek ve Amerikan silah kültürü hakkında biraz daha bilgi edinmek isteyen turistleri buraya getiriyorum. /Burayı görmek ilgilerini çekiyor çünkü geldikleri yerde, Avrupa’da pek yaygın değil. Onlara göre bu sıradışı ve daha ‘Amerikanvari’ bir şey. Ancak silah şiddeti çok üzücü bir durum. Bence toplum olarak kesinlikle üzerinde çalışmamız gereken bir konu. Bu sorunun çözümü kolay değil çünkü çok farklı karşıt görüşlere sahip iki farklı taraf var. Ama kesinlikle bir şeyler yapılmalı çünkü son birkaç yılda yaşadıklarımız kesinlikle kabul edilemez"diyor.
Cumhuriyetçiler, vatandaşların silah sahibi olma hakkının Anayasa’nın İkinci Ek Maddesi ile korunduğunu söylüyor.
Demokratlar’sa, Cumhuriyetçiler’i silah endüstrisinin ve ülkenin en büyük silah lobisi olan Ulusal Silah Birliği’nin (NRA) esiri olmakla suçluyor.
100 koltuklu Senato, Demokrat ve Cumhuriyetçiler arasında 50’ye 50 bölünmüş durumda. Demokratlar’ın yasayı geçirmek için gerekli olan 60 oy sınırına ulaşabilmeleri için en az 10 Cumhuriyetçi’nin desteğini almaları gerekiyor.
Amerika’da her 100 kişiye 120 silah düşüyor. Oysa bu oran Güney Kore ve Japonya gibi bazı ülkelerde 0,2.
Amerikalılar’ın dünyadaki 857 milyon sivil silahın 393 milyonuna sahip olduğu tahmin ediliyor. Bu da toplam sivil silah sayısının yüzde 46'sı demek.
Silah satın almak isteyen kişi bir form dolduruyor ve ulusal veri tabanı üzerinden geçmiş taraması yapılıyor. Eğer alıcı, ağır bir suçtan veya iki yılı aşan cezalara sahip kabahatlerden hüküm giymişse veya mahkeme tarafından "zihinsel kusurlu" ilan edilmişse, geçmiş kontrolundan geçemiyor.
Formlarda kimlik ve adres bilgileri yazmaları isteniyor ancak sosyal güvenlik numarası "isteğe bağlı" olarak listeleniyor.
Hiç bir suçtan hüküm giydiniz mi? Herhangi bir depresan, uyarıcı, narkotik uyuşturucu veya başka bir kontrollü maddeyi yasa dışı bir şekilde kullanıyor musunuz veya bağımlısı mısınız? Hiç akıl hastanesine yattınız mı? gibi sorular soruluyor.
Gerekli tarama ve sorgulamalar sadece birkaç dakika sürüyor. Yani Amerika’da silah satın almak kolay ancak işte tam da bu yüzden ülkede her 100 bin kişiden 4'ü silah şiddeti sonucu hayatını kaybediyor. Bu oran diğer gelişmiş ülkelerin 18 katı.
Teksas saldırısı, 2012'de 28 kişinin öldürüldüğü Connecticut'taki Sandy Hook ilkokuluna düzenlenen saldırıdan sonraki en büyük ikinci okul saldırısı ama birçok silahlı şiddeti olayından sadece biri…
Bu saldırı bardağı taşıran son damla olur mu bilinmez ancak bireysel silahlanma karşıtı Amerikalılar’ın ortak dileği yeni bir saldırı haberi daha gelmeden yasal bir düzenleme yapılması.
