Washington'daki üst düzey bir yönetim yetkilisine göre ABD, Güney Kore ve Japonya ulusal güvenlik danışmanlarının Cuma günkü toplantısında ana gündem maddesi Kuzey Kore olacak.
Kuzey Kore politikasının her yönünün ele alınması beklenen toplantı, Joe Biden'ın ABD başkanı olmasından bu yana ülkelerin ilk üçlü görüşme olacak.
Perşembe günü gazetecilere konuşan ABD’li bir yetkiliye göre, Kuzey Kore'nin son füze provokasyonları, Pyongyang'ın Corona virüsüyle mücadelesi ve Çin ile Kuzey Kore arasındaki son diplomatik tartışmalar gündemde olacak. Yetkili, niyetlerinin süreci ileriye taşıyacak derin bir değerlendirme yapmak olduğunu söyledi.
Maryland eyaletinin Annapolis şehrindeki ABD Deniz Kuvvetleri Akademisi'ndeki toplantı, Kuzey Kore'nin geçen hafta önce bir seyir füzesi ve ardından kısa menzilli iki balistik füzeyi Japon Denizi’nde test etmesi sonrasında düzenleniyor.
Adının belirtilmemesi koşuluyla konuşan ABD’li üst düzey yetkili, "Kuzey Kore ile ilgili yaptığımız her şeyi, Japonya ve Güney Kore ile ortak ve uyumlu bir şekilde yapmamız gerektiğine inanıyoruz" dedi.
Merkezi Washington’da bulunan Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi'nin (CSIS) kıdemli üyesi ve Kore bölümünün başkanı Sue Mi Terry, "Annapolis'te veya gelecek yıl Güney Kore cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce üç taraflı girişimlerin başlatılması pek olası değil" öngörüsünde bulundu.
ABD değişim arıyor
Deniz Kuvvetleri Akademisi’ndeki görüşmeler, Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin'in Japonya ve Güney Kore'ye yaptıkları seyahatleri izliyor. Bu ziyaretler, Biden'ın önceki yönetim altında geçen zorlu dört yılın ardından Asya'daki ABD ittifaklarını güçlendirmeye çalıştığını göstermeyi amaçlıyordu.
Eski Başkan Donald Trump, Tokyo ve Seul'ü ABD nükleer şemsiyesi altında kendi savunmaları için yeterince katkıda bulunmadıkları için eleştiriyordu. Trump, her ikisi de kendi topraklarında çok sayıda ABD askeri üssüne ev sahipliği yapan Japonya ve Güney Kore'den mali açıdan daha fazla katkıda bulunmalarını istiyordu.
Biden yönetiminin üst düzey yetkilisi, Cuma günkü görüşmelerin "Myanmar'daki trajik durum" ve Pekin'in Güney Çin Denizi'ndeki artan hak iddiaları dahil olmak üzere diğer bölgesel sorunlara da odaklanacağını söyledi.
Yeni Amerikan Güvenlik Merkezi’nin Hint-Pasifik Güvenlik Programı'dan Duyeon Kim, VOA’e yaptığı açıklamada, "Bir noktada buluşmaları ve Çin ile Kuzey Kore konusunda yakın işbirliği oluşturmaları çok önemli. Ancak Seul'ü dahil etmek büyük bir zorluk" dedi.
Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in’in, Çin üzerindeki baskıyı arttırma çabalarına katılma konusunda isteksiz olduğu düşünülüyor. Bu isteksizlik, Japonya ile açık bir işbirliğini içeriyorsa, daha da artıyor.
Duyeon Kim, Seul'ün Çin'e ve üçlü işbirliğine katılımını sağlamanın en iyi ihtimalle büyük bir yaratıcılık ve ikna kabiliyeti gerektireceği görüşünde. Kim, "Güney Kore’deki Japonya karşıtı duyarlılık, önceki muhafazakar hükümetin aksine, Moon’da Kuzey Kore gibi ortak zorluklarda işbirliği yapamayacak kadar derinlere uzanıyor" diye konuştu.
Düşünce kuruluşu Stimson Center’dan Yuki Tatsumi, Seul'ün ortada Pyongyang ile ilgili daha ciddi meseleler varken, eski sömürgecisi Tokyo'yu tarihi olaylarla ilgili sıkıştırmayı sürdürmesi nedeniyle Washington’da büyük bir hayal kırıklığı olduğuna da dikkat çekti.
CSIS’den Sue Mi Terry de Japonya ile Güney Kore arasındaki tarihle ilgili temel farklılıkların "kolayca değiştirilemeyeceği" görüşünde; "Ancak en azından, son yıllarda Japonya ile Güney Kore arasında dibe vuran ilişkilerden sonra hava biraz iyileşmeli, çünkü Biden yönetimi Seul ve Tokyo'yu daha uyumlu hale getirmeyi veya en azından anlaşmazlıkları azaltmayı bir öncelik haline getirdi. Özünde eksik olsa bile en azından bir işbirliği gösterilecek. Ancak milli semboller çok şey ifade ediyor" ifadelerini kullandı.
Kim'e göre Güney Kore, bu yılki Tokyo Olimpiyatları'nda Kuzey Kore ile dört taraflı bir görüşme yapmak istediğinden Japonya'ya biraz daha sıcak bakıyor. Seul, bunun yeni bir zirve diplomasisi heyecanına yol açacağını umuyor.
Kim, "Ancak Washington ve Seul'un ABD-Kuzey Kore zirvesinin zamanlaması ve koşulları konusunda anlaşmazlığa düştüğü çok açık" dedi.
Stimson Center’dan Yuki Tatsumi, Japonya'nın Güney Kore ile olan ilişkisinde sorumluluğun bir kısmını paylaştığını ve bu ilişkinin, üç taraflı ilerlemeyi engellediğini söyledi. Çünkü Tatsumi’ye göre Japonya da Seul'deki mevcut hükümete karşı tamamen temkinli ve onlarla ilişki kurmakla hiçbir şekilde ilgilenmiyor.
Uzmanlar, Kuzey Kore’nin ise üçlü toplantıya tepki olarak dikkat çekici bir çıkış yapmasını bekliyor.
Terry’ye göre, "Kuzey Kore istediğini alamazsa, Biden yönetimini yavaş yavaş test etmeye başlayarak ve artan bir şekilde baskı oluşturarak daha fazla provokasyonda bulunacak." Başka bir deyişle, herhangi bir yeni yönetimle başa çıkmak için büyük olasılıkla denenmiş ve onaylanmış taktiklerine geri dönecekler.