İngiltere Parlamentosu’nun geçen haftaki gündemi Brexit süreciydi. Ancak açıklanmış bir sonuç, hazırlanmış bir plan, bir yol haritası henüz yok. Artık net bir şeyler olması gerektiğiyle ilgili olarak, hem İngiltere Parlamentosu’ndaki muhalefetin, hem meraklı kalabalıkların, hem de konunun doğrudan muhatabı Avrupa Birliği’nin beklentileri had safhaya ulaşmış durumda.
İngiltere Başbakanı Theresa May, İngiliz Daily Telegraph gazetesine yazdığı makalede, “Brexit’ten geriye dönüş yok diyor. Bu arada Brexit kararının alındığı referandumun üzerinden bir buçuk yıl geçti, ilerleme olmadı. Soru işaretleri çoğalınca Avrupa Birliği’nin baş müzakerecisi Michel Barnier İngiltere’ye iki hafta daha verdi. Net bir yol haritası bir boşanma faturası sunması için. Aksi takdirde aralık ayında yapılacak Avrupa Komisyonu toplantısında konuyla ilgili somut bir gelişme sağlanamayacağını söyledi. İngiltere şimdi bu iki haftalık sürecin içinde.
İngiltere Brexit Bakanı David Davis’le Brüksel’de yapılan toplantıdan çıkan başlık bu. Michel Barnier, “Miktar değil duymak istediğimiz, ama bir boşanma faturası sunmanız gerekli, bir şey söyleyin ki üzerinde konuşabilelim” dedi.
Avrupa Birliği Baş müzakerecisi ve David Davis arasında konuşulan diğer başlık, Kuzey İrlanda sorunu. Brexit’le ilgili çözüm arayışlarının en zoru da bu görünüyor. AB temsilcisi, Kuzey İrlanda’nın ortak pazarda ve Avrupa gümrük alanı içerisinde kalması ısrarını yineledi. İngiltere tarafıysa Kuzey İrlanda’ın kendine özgü haliyle Birleşik Krallık’ın bir parçası olduğunu ve sadece AB’den ayrılmak istemenin, Britanya’da yeni sınırlar çizilmesi ya da anayasal bir toprak kaybına yol açacak bir mesele haline gelemeyeceğini söyledi. ‘İki hafta süre veriyoruz’ yaklaşımını ise, böylesi konuların çözümü için aceleci bir tutum olarak gördüğünü paylaştı.
David Davis İngiltere Başbakanı’na sunacağı bu ortak basın toplantısının notlarını alırken Başbakan Theresa May ise Brexit konusundaki niyetine ilişkin, AB’ye değil ama parlamentoya kararlı açıklamalar yaptı.
May, Parlamento’daki Brexit karşıtlarına “geriye dönüş yok” mesajı verdi. The Daily Telegraph’a yazdığı makaleden, çıkış tarihinin yasallaştırılması niyetinde olduğunu belli etti.
Köşe yazısının başlığı da çok manidardı. AB’den, Muhalefetten ve başka her kesimden gelen “netlik” eleştirisine yanıt verir gibiydi. “Müsaade ederseniz net oluyorum: “Brexit gerçekleşiyor, 29 Mart 2019 Cuma günü, gece saat 11:00’de.”
Fakat Bir ihtimal daha var. Brexit’den vazgeçmek. Article 50, yani İngiltere’nin AB’den ayrılışını düzenleyen yasa maddesi. Eski ve tecrübeli diplomat Lord Kerr konuştu ve İngiltere’nin vazgeçmesi hala mümkün dedi. Gerçi şimdiki hükümetin ne böyle bir niyeti var ne de böyle açıklamalara tahammülü.
AB liderleri, 14 ve 15 Aralık tarihlerinde gerçekleşecek zirvede, öncelikli meseleler olan Brexit ayrılma tasarısı, karşılıklı göçmenlerin vatandaşlık hakları ve İrlanda sınırı gibi konularla ilgili önerileri somut olarak masada görmek istiyor. Müzakerelerde ilerlenip gelecekteki aşamalara geçebilmenin ön koşulu bu. Bir karara varılması ancak İngiltere’nin atacağı adımlara bağlanmış durumda. Ancak İngiltere' tarafının bugünkü durumuna bakanlar birkaç hafta sonra bu noktaya gelinebilmesi konusunda epey umutsuz.