2009 Amerika için tarihi bir yıl oldu. Barack Obama, Amerikan tarihinin ilk siyah başkanı olarak Beyaz Saray’a girdi. Obama’nın Ocak ayında Kongre binası önündeki yemin törenine ülkenin her köşesinden, yaklaşık bir milyon kişi geldi.
Görevinin ilk yılında Başkan Obama’yı oldukça zor iç ve dış görevler bekliyordu: Krize giren ekonomiyi canlandırmak, Amerika’yı, yıllardan beri bir türlü gerçekleştirilemeyen köklü bir sağlık reformuna kavuşturmak, Afganistan savaşına destek kazanmak ve Küba adasındaki Amerikan üssünde bulunan Guantanamo hapishanesini kapatmak, bunlardan bazıları idi.
Milyonlarca kişinin işini kaybetmesine, işsizliğin 26 yılın en yüksek düzeyine çıkmasına yol açan ekonomik kriz, başkanın ilk el attığı iş oldu. Obama 1930’lı yılların Büyük Bunalım’ından bu yana en ciddi krizle karşılaşan ekonomiye canlılık kazandırabilmek amacıyla, 78 milyar dolarlık ekonomik canlandırma paketini Şubat ayında, Kongre’ye kabul ettirdi.
Seçimden önce halka vaad ettiği sağlık reformu, Başkan’ın el attığı ikinci büyük iş oldu. Kongre’nin, üzerinde aylarca tartıştıktan sonra geçtiğimiz günlerde hazırladığı reform tasarısının, yeni yılın başlarında Başkan’ın imzasına hazır hale gelmesi bekleniyor.
Başkan’ın Nobel barış ödülüne layik görülmesi büyük sürpriz oldu. Obama ödülü almak için bu ay Oslo’ya gitmeden birkaç gün önce, Afganistan’a 30 bin ek asker gönderilmesini öngören yeni Afganistan stratejisini açıkladı.
Amerikalılar Kennedy kardeşlerin sonuncusu olan 50 yıllık Massachusetts Senatörü Edward Kennedy’ye Ağustos ayında veda etti. İki kardeşi, Başkan John Kennedy ve Adalet Bakanı Robert Kennedy suikaste kurban giden Edward Kennedy, beyin kanserine yenik düştü.
Domuz gribi salgını ve salgınla mücadele, bir çok ülkede olduğu gibi Amerika’da da öne geçen konulardan biri oldu. Dünya Sağlık Örgütü hastalıktan bugüne kadar 11 bin beş yüz kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Eğlence dünyasının devi, dünyaca ünlü pop sanatçısı Michael Jackson 50 yaşında, aldığı çok sayıda ilacın sonucu olarak hayata veda etti. Jackson’un doktoru, ölüme sebep olduğu iddiasıyla soruşturma altına alındı.
İklim değişikliğiyle mücadele 2009’un başlıca konularından biri idi. Kopenhag’daki uluslar arası konferansa hitap eden Başkan Obama, tarihte ilk kez önde gelen sanayileşmiş ülkelerin, bu tehdide karşı koyma sorumluluğunu üstlendiklerini belirtti. Ancak sağlanan anlaşma, çevrecilerin ve kalkınma yolundaki ülkelerin beklentilerine yanıt vermekten uzak kaldı. Bu çevreler daha kesin taahhütleri içeren, bağlayıcı nitelikteki bir uluslar arası anlaşma istiyordu.