Demokratik Toplum Partisi’ni kapatma kararı, Alman medyasında büyük yankı buldu. Konuyla ilgili gelişmelere geniş yer veren gazete ve televizyonlar, kapatma kararı ile Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik süreci arasında ilişki kuruyorlar.
Ülkenin en çok okunan haftalık haber dergisi Der Spiegel, ‘Erdoğan’ın Kürt açılım tehlikede’ başlığıyla duyurduğu haberde, DTP’nin yasaklanmasıyla Kürt sorunun yeni bir boyut kazandığını, kararın politik gerilimi artıracağını ve Başbakan Erdoğan’ın açılımının fiyaskoyla sonuçlanacağını öne sürüyor. ‘Türk-Kürt Barışı paramparça’ başlığı altında gelişmeleri duyuran Hamburger Abendblatt gazetesi ise , son aylarda Kürt sorununun çözümü için atılan olumlu adımların yasaklama kararı ile kesileceği yorumunda bulundu. Liberal Tagesspiegel ise ‘Kaybeden Türkler ve Kürtler’ başlıklı yorum-haberinde, Demokratik Toplum Partisi’nin PKK’ya gerekli mesafeyi koymarak, adeta kapatılma davasına neden verdiğini savunuyor.
DTP ile ilgili karar Berlin’deki siyasetçiler arasında ise şaşkınlık yarattı, ancak Federal Hükümet ve partilerin lider kadrololarının konuyu yorumlamaktan kaçınmaları dikkati çekti. Karar sonrası yazılı açıklama yapan Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth, Demokratik Toplum Partisi'nin kapatılmasının, Türkiye'nin AB üyeliği sürecini etkileyebileceğini belirtti. Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, kapatılma davası ile ilgili soruları cevapsız bırakırken, muhalefetdeki Sol Parti’den Federal Milletvekili Sevim Dağdelen, AB ve Alman Federal Hükümeti’nin Türkiye'nin AB üyeliği görüşmelerini dondurmasını talep etti. Kapatılma kararı, Almanya’daki Kürt dernek ve kuruluşlarının tepkisini çekti. Ilımlı olarak tanımlanan Kürt derneklerinin çatı örgütlerinden olan Avrupa Barış Meclisi sözcüsü Mehmet Şahin demokrasi anlayışı ile bağdaşmadığını ifade etti.
Sokaktaki vatandaş ise kapatılma kararı konusunda değişik görüşlere sahip.
Bu arada parti ve siyasi dernek yasaklamak Alman yasalarında da var olan ve 1950li yıllardan bu yana beş kez uygulanan bir yöntem. Buna göre, ırkçı, Yahudi düşmanı yada Anayasal düzeni yok etmeyi amaçlayan ve şiddet yanlısı partiler yada siyasi dernekler yasaklanabiliyor. PKK örgütü söz konusu yasa ile bağlantılı 1993 yılında yasaklanmıştı.
