Berlin’deki, siyasi gözlemcilerin ortak kanısı, Almanya'da 27 Eylül’de yapılan genel seçimlerin asıl galibinin yüzde 14,6 oy alan Hür Demokrat Parti FDP olduğu yönünde. Büyük bir oy patlaması yapan liberal parti, yeni kurulan hükümetin koalisyon ortağı oldu.
Kabinede Dışişleri Bakanlığı’nın yanısıra toplam beş bakanlık koltuğu alan FDP, koalisyon görüşmelerinde de seçim programlarının vergi indirimi, işten çıkarmaların kolaylaştırılması, buna karşın bilgisayarların denetlenmesinin zorlaştırılması gibi ana taleplerini kabul ettirmeyi başardı.Türkiye ile yapılan sözleşmelere sadık kalınmasını savunan FDP lideri Guido Westerwelle’nin bastırmasıyla, Türkiye’nin AB üyeliği konusunda da ahde vefa ilkesi hükümet protololüne girdi.
Guido Westerwelle, Alman siyasetinin yükselen yeni yıldızı olarak tanımlanıyor. Partinin başına geçtiği 2002 yılından bu yana liberallere yeni bir ivme kazandıran, son yıllarda siyasete ilginin çok azaldığı ülkede büyük yankı bulan kampanyalarla oy toplayan Westerwelle, partisinin oy oranını yüzde 5 oranında arttırken, kendisi de Almanya’nın en popüler siyasetçilerinden biri oldu. Cinsel tercihini gizlemeyen ve ‚eşim’ olarak tanımladığı erkek arkadaşı ile birlikte kamuoyunun önüne çıkmaktan kaçınmayan Westerwelle, yaptığı konuşma ve açıklamalarda Türkiye'nin AB'den dışlanmamasını ve reformlar konusunda cesaretlendirilmesini talep ediyor.
FDP’nin ilk Türk kökenli milletvekili olarak Alman Meclisi’ne seçilen Serkan Tören, Westerwelle'nin kararlı tutumu sayesinde Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerin ‚ucu açık’ sürdürülmesinde uzlaşmaya varıldığını ve Türkiye’nin yeni Dışişleri Bakanı’nın tutumuna güvenebileceğini savunuyor.
Westerwelle’nin bundan önceki hükümetin de dış politikada benimsediği diğer temel prensipleri sürdürmesi bekleniyor.
Westerwelle, Afganistan’daki Alman askeri varlığının devamından ve Ortadoğu sorununa iki devletli çözümden yana tavır alıyor. İnsan hakları konusunda geçmişte Çin’i çok sert eleştiren Dışişleri Bakanı’nın yeni görevinde Pekin’le bağlantılı tavrı merakla bekleniyor.
Bu arada Berlin’deki diplomatik çevreler, Westerwelle’nin Dışişleri Bakanı olarak Müslüman ülkelere yapacağı siyasi gezilere erkek arkadaşı işadamı Michael Mronz’u da götürüp götürmeyeceği konusunu da tartışıyor. Westerwelle, Almanya’daki resmi toplantılara ve törenlere erkek arkadaşının eşliğinde katılıyor.
