Türk-Amerikan Konseyi toplantılarının Avrupa Birliği – Türkiye konulu panelinde Amerika’nın, Türkiye’nin üyelik sürecinde nasıl etkili olabileceği tartışıldı. Panelde konuşan Türkiye’nin Avrupa Birliği daimi temsilcisi Büyükelçi Volkan Bozkır Türkiye’nin bu süreçte toleranslı ve sabırlı davrandığını söyledi.
Büyükelçi Volkan Bozkır Türkiye’nin AB üyelik sürecinde sabırlı ve toleranslı davranmasının nedeninin üyelikten sağlayacağı çıkar olduğunu söyledi ve bu çıkar ortadan kalktığı anda AB-Türkiye ilişkilerinin de sona ereceğini ifade etti.
Türkiye’nin üyelik sürecinde temel hedefinin, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne saygılı tam bir demokrasi haline gelebilmek olduğunu belirten Büyükelçi, ‘AB üyeliği sadece bu hedefe giden yolda aşılması gereken bir köşe taşı’ diye konuştu.
AB’nin hızı ve önceliklerinin Türkiye’ninkilerle uyuşmadığının da altını çizen Bozkır, Ankara’nın bu noktada stratejik bir karar vererek ilişkileri koparmak yerine devam etmeyi tercih ettiğini belirtti.
Hükümetin AB müzakerelerinde tüm başlıkları açarak 2013 yılına kadar hazır etmeye karar verdiğini belirten Büyükelçi, ‘2013 yılına gelindiğinde, AB ya da Türkiye nasıl bir karar verecek olursa olsun Türkiye Birlik kriterlerine uyma seviyesine ulaşmış olacak’ diye konuştu.
AB ile Türkiye arasında resmen 10 başlık müzakere ediliyor. Bir başlık üzerinde müzakereler ise tamamlanmış durumda.
2009 yılının Türkiye – AB ilişkileri açısından önemli bir yıl olduğunun altını çizen Bozkır özellikle Almanya’da yapılacak seçimlerin önemine işaret etti. Toplantıda AB’yi temsil eden Avrupa Komisyonu Delegasyonu Amerika Temsilciliği Başkan Yardımcısı Büyükelçi Angelos Pangratis ise Türkiye’nin üyeliği ile ilgili Amerika ile aynı vizyona sahip olduklarını belirtti. Türkiye’nin temel AB değerleri çerçevesinde yargılanması gerektiğini belirten Pangratis tüm karşı çıkmalara rağmen AB’nin Türkiye’nin üyelik müzakerelerine bağlı olduğunu söyledi. Pangratis Türkiye’deki kamuoyunun Birlik ile ilgili tavrının da kendileri için çok önemli olduğunu kaydetti. AB’nin de kendi içinde zor bir değişim süreci yaşadığına dikkat çeken Pangratis Lizbon anlaşmasının kabul edilmesinden sonra nasıl bir Avrupa Birliği ile karşı karşıya kalınacağının önemli olduğuna dikkat çekti.
Pangratis Amerika’nın, Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde reform politikalarını desteklemeye devam etmesinin olumlu olacağını da kaydetti.
