Türk-Amerikan Konseyi’nin 28. yıllık toplantıları Pazar günü “Değişim Çağında Zorlukları Yenmek” başlığıyla Washington’da başladı. Üç gün sürecek konferanslar dizisi, Türkiye’den bakanlar, Türk ve Amerikan genelkurmay başkanlarının yanı sıra iki ülkeden devlet yetkilileriyle özel sektör temsilcilerini bir araya getirecek, katılımcılar iki ülke açısından önem taşıyan konularda işbirliği olanaklarını tartışacak. Bu yılki toplantıların bir önemi de, Beyaz Saray’da yeni bir yönetimin olması. Başkan Barack Obama’nın Nisan ayı başında Türkiye’ye yaptığı ziyaretin yankılarının, toplantıların havasına yansıması bekleniyor. Alparslan Esmer’in görüşlerini aldığı Türk Amerikan Konseyi Başkanı James Holmes da bu beklentileri doğruluyor.
Türk ve Amerikalı yetkililerle, iki ülkeden iş, finans ve akademi çevrelerini Washington’da buluşturacak üç günlük toplantılar yeni ve çekici bir mekanda yapılıyor. 28’inci Türk-Amerikan Konseyi yıllık toplantıları, Washington’dan geçen Potomac nehrinin kıyısında yeni yapılan Gaylord National Hotel & Convention Center’da düzenlenecek. Tabii bu yılki toplantının en ilginç yönü, Washington’da yeni bir yönetimin işbaşına gelmiş olması. Türk-Amerikan Konseyi Başkanı emekli Büyükelçi James Holmes, “Bu yıl konferansın tonu ve atmosferinde değişiklikler göreceğiz,” diyor:
"Başkan Barack Obama’nın Nisan ayındaki Türkiye ziyareti ilişkilere yeni standartlar getirdi. Amerika Türkiye’de daha çok seviliyor. Popüler olmayan bir başkan ve destek görmeyen bir Irak savaşı, Amerikalılar ve Türklerin gözünde artık geçmişte kaldı ve bunlar artık ilişkilerde olumsuzluk olarak görülmüyor. Bu durum konferansa da yansıyacaktır. Başkan Obama’nın Türkiye ziyareti hem Türkiye, hem de Amerika için tarihi önemi taşıyordu.Gerek Amerika’nın liderliği,gerekse bir başkanın daha ilk aylarında Türkiye’yle dostluk ve ittifakı vurgulaması açısından önemli bir değişim oldu. Ziyaret, Türkiye ve Amerika arasındaki ilişkiyi daha özgün bir hale getirdi. İki ülke arasındaki ilişkiler başka bir ilişkiden türetilmiş değildir. İlişkilerin bu düzeye gelmesi son derece gerekliydi."
Başkan Obama’nın Türkiye ziyareti üzerinden yaklaşık iki ay geçti. Büyükelçi Holmes, bu süre içinde ikili ilişkilerde gözlemlediği somut değişimi şöyle açıklıyor:
"Başkan Obama Türkiye’ye gittiğinde iki ülkede de heyecan doruk noktadaydı. Ziyaretten üç hafta sonra, 24 Nisan’da Beyaz Saray, Ermeni Anma Günü mesajını yayınladı. Açıklamada, Türkiye’yle ilişkileri etkilememek için ‘soykırım’ ifadesi kullanılmadı. Ama Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin önemi ve bu ilişkileri geliştirmek için neler yapılması gerektiği konusunda Başkan son derece güçlü ifadeler kullandı. Türklerin çoğu bu açıklamanın içeriği ve tonuna itiraz etti. Bu açıklamadan dolayı, Obama’nın ziyaretini izleyen üç haftada yaşanan büyük heyecan bir parça ağırlığını yitirdi. Şimdiyse bu heyecan daha gerçekçi beklentilere dönüşmüş durumda."
1950’li yıllarda temelleri atılan Türk-Amerikan ilişkileri, özellikle son sekiz yılda önemli iniş-çıkışlar yaşadı. Türk-Amerikan Konseyi Başkanı James Holmes, Konsey’in görevinin iki ülke arasındaki pürüzleri gidermek olduğunu söylüyor:
"Türk-Amerikan Konseyi siyasete bulaşmaz, dönemin siyasi koşullarına göre hareket etmez. Bizim için önemli olan, ilişkinin kendisidir. İlişkinin gücüne ve sürekliliğine önem veririz. Bizim konferanslarda vurgulamaya çalıştığımız budur. İlişkilere geniş açıdan bakarız. Dış ilişkiler, ulusal güvenlik politikaları, demokrasi ve laik hükümete verdiğimiz önemin yanı sıra ticaret ve yatırım ilişkilerine de eğiliriz. Tüm bu konulara birlikte eğilebilmek için de iki ülke arasındaki siyasi pürüzleri gidermeye çalışırız."
Bu yıl Gaylord National Hotel & Convention Center’da 28’incisi yapılacak Türk-Amerikan Konseyi toplantılarına katılacaklar arasında, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türk ve Amerikan genelkurmay başkanları Orgeneral İlker Başbuğ ve Oramiral Mike Mullen, Senato Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı John Kerry, Birleşmiş Milletler Kalkınma Dairesi eski Başkanı Kemal Derviş, Amerika eski Dışişleri Bakan Yardımcısı ve eski Ankara Büyükelçisi Marc Grossman bulunuyor. Türkiye ve Amerika’nın çeşitli kurumlarından üst düzey yetkililer ve uzmanlar, savunma, tarım, bankacılık ve finans, inşaat ve enerji güvenliği gibi geniş alana yayılan konularda söz alacak ve işbirliği yollarını tartışacak.
