İsrail askerlerinin çekilmeye devam ettiği Güney Lübnan’a konuşlandırılacak Barış Gücü konusunun en çok tartışıldığı ülkelerden biri olan Almanya’da Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier ülkenin katkısının nasıl olacağı konusunda açıklama yaptı.
Lübnan’da ateşkesin sağlanmasının ardından BM Güvenlik Konseyi’nin kararı doğrultusunda barış gücü birliğinin oluşturulması çalışmaları sürüyor.
Nasyonalsosyalist dönemde Yahudilere yapılanlarla bağlantılı olarak İsrail’le çok özel bir ilişkiye sahip olan Almanya’da ise uluslararası barış gücüne katılma konusu, gündemin en üst sırasında.
Dışişleri Bakanı Steinmeier’in çatışmaların sona erdirilmesi yolundaki diplomatik çabalardaki rolü ve İsrail'in açık ve net biçimde Almanya'nın katılımını talep etmesi durumu zorlaştırıyor.
Konu Almanya için tüm boyutlarında "hassas" bir mesele. Bir yandan İsrail’in isteği yönünde tavır almak zorunda kalan ülke, öte yandan geleneksel olarak iyi ilişkiler kurduğu Arap ülkelerine karşı bir oluşuma da destek vermeme çabasında.
En büyük sorun ise herhangi bir silahlı çatışma durumunda Alman askerlerinin İsrailli askerlerle karşı karşıya kalması ihtimali.
Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier Ortadoğu’ya arka arkaya gerçekleştirdiği sürpriz gezilerden sonra Federal Parlamento Dışişleri Komisyonu’na rapor verdi, ardından da kamuoyuna Almanya’nın katkısının nasıl olacağını açıkladı. Buna göre Almanya bölgede insani ve yeniden imar yardımlarında rol üstlenecek ve Suriye - Lübnan sınırının denizden denetlenmesine katkıda bulunacak. Körfez savaşından bu yana Hürmüz Boğazı’nda devriye seferleri yapan Alman donanmasının Lübnan açıklarına çekilmesi söz konusu.
Steinmeier gönderilecek lojistik nitelikli asker sayısı konusunda ise bağlayıcı bir açıklama yapmadı ve NewYork’da gerçekleşen toplantıların sonucuna göre tavır alınacağını belirrti.
Teknik anlamda iyi donanımlı olan Alman birliklerinin, BM misyonuna katılması bu şekilde netleşirken, hem hükümet hem de muhalefette asker göndermeye karşı tavır alanların sayısı azalıyor. Bunda Alman askerlerinin Lübnan ile İsrail arasındaki tampon bölgede görevlendirilmeyeceği yönünde Başbakan Merkel’in teminat vermesi etkili oldu.
Öte yandan daha önce 2000 asker göndereceğini açıklayan Fransa’nın bu sayıyı bugün sürpriz bir şekilde 200’e indirmesi üzerine Merkel’in Fransa Cumhurbaşkanı Chirac’la konuştuğu ve bu kararın nedenlerini sorduğu belirtiliyor.