New York Times, Ortadoğu’da tırmanan gerginliğin sadece İran ve Suriye ile bu ülkelerin desteklediği radikal İslamcı örgütlerin işine yaradığını savunuyor ve diplomatik çözüm çabalarının artırılmasını istiyor. Gazete, Hizbullah’ın silahsızlandırılmasını ve Lübnan’da devlet içinde devlet gibi davranmasına son verilmesini istiyor:
"Washington, önce rehin alınan İsrail askerlerinin serbest bırakılmasını istemekte haklı. Ancak bir an önce sağlanacak bir ateşkes için, bu bir ön koşul olmamalıdır. Bir çok insanın hayatı ve genel olarak bölgenin istikrarı, çatışmaların derhal durdurulmasına bağlı."
Boston Globe G-8 zirvesinde bir araya gelen liderlerin, Ortadoğu’daki çatışmaların sona erdirilmesi yönündeki çağrısını destekliyor, ancak bu çağrının hayata geçmesi için liderlerin ortak ve kararlı bir tutum izlemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Kaçırılan İsrail askerlerinin ve İsrail’in tutukladığı Hamas milletvekillerinin serbest bırakılması çağrısında bulunan gazete, Hizbullah’ın da mutlaka silahsızlandırılması gerektiğini vurguluyor:
"Geçmişte Güney Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Barış Gücü, barışı sağlamakta başarılı olamadı. Bu nedenle İsrail, Lübnan ordusunun Güney Lübnan’da denetimi eline alarak Hizbullah’ın saldırılarını önlemesinde ısrarcı davranıyor. Belki de aşamalı bir çözüm planı hayata geçirilebilir. Önce ateşkes sağlanır, ardından uluslararası gözlemciler işbaşına gelir ve Hizbullah silahsızlandırılır. Son olarak da, egemen Lübnan, kendi topraklarında olup bitenlerin sorumluluğunu üstlenir."
Washington Post, G-8 zirvesi sırasında Rusya devlet başkanı Vladimir Putin’in anti demokratik uygulamalarının fazla gündeme gelmediğine dikkat çekiyor. Putin’in kendisine yöneltilen eleştirileri de ciddiye almadan cevaplandırdığını belirten gazete, Kremlin’in seçim yasasında da muhalefeti sindirmeye yönelik değişiklikler hazırladığını kaydediyor:
"Seçim yasasında öngörülen değişiklikler arasında Kremlin’in istemediği adayların veya partilerin seçime katılmasını önleyecek düzenlemeler de yer alıyor. Bir başka değişiklik ise, seçim sandıklarının seçim gözlemcileri olmadan seçmenlerin ayağına götürülmesini öngörüyor. Yani 2008 yılında yapılacak Rusya devlet başkanlığı seçiminin açık ve adil geçeceğine ilişkin umutlar daha da azalıyor. İnanıyoruz ki, Bush “Rusya tarzı demokrasi”den bahsederken, daha iyi bir sistemden bahsediyordu."
USA Today de Ortadoğu ve Rusya’da demokrasinin yerleşmesinin Doğu Avrupa ve Latin Amerika’dan farklı olarak onlarca yıl alabileceğini yazıyor. Gazetenin yorumunda Rusya’da istikrar arayışının, Ortadoğu’da ise aşiret ve mezhep bağlarının demokrasinin önüne geçtiği görüşüne yer veriliyor:
"Demokrasinin yeni olduğu yerlerde kök salması için çok uzun bir süre geçmesi gerekiyor. Demokrasinin yeni geliştiği Rusya, Irak ve diğer ülkelerde insanlar, özgürlükleri garanti altına alan kurumları kısa bir süre içinde kurabilir. Fakat, demokrasiye duyulan istekle, demokrasi için gereken sabır arasında her zaman doğru bir ilişki kurulamayabilir."