Washington Post, Rusya ile Çin’in, nükleer programı nedeniyle İran’a yaptırım uygulanmasını önlediğini hatırlatıyor ve Amerika ile Avrupa Birliği’nin bu nedenle Tahran’a karşı diplomasi seçeneğini öne çıkarttığını belirtiyor. Ancak gazete, İran cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinecad’ın müzakere önerisini reddettiğini kaydediyor ve Rusya ile Çin’in artık İran’a yaptırım seçeneğini değerlendirmesi gerektiğini vurguluyor.
"İran, uranyum zenginleştirme faaliyeti için zaman kazanmaya çalışıyor. Çin ve Rusya bu yalanlara daha fazla hoşgörü gösterip göstermeyecekleri konusunda artık bir karar vermelidir. Bu hafta sonu St. Petersburg’da yapılacak olan G-8 zirvesinin ev sahibi olan Putin, İran’ın nükleer programı krizini çözmeye katkıda bulunacak mı, yoksa krizi daha da uzatacak mı?"
G-8 zirvesinde enerji güvenliği konusunun gündeme geleceğini hatırlatan Christian Science Monitor, Rusya devlet başkanı Vladimir Putin’i enerji kaynakları üzerinde devlet denetimini artırmaya çalışmakla suçluyor. Putin’in petrol ve doğal gazı siyasi bir silah olarak kullandığını öne süren gazete, enerji güvenliğinin sağlanması için bu sektörde küresel düzeyde serbest piyasa koşullarının egemen olması gerektiğini ifade ediyor.
"Tarihsel olarak bakıldığında, enerji güvenliğini sağlamanın en iyi yolu, enerji kaynaklarını çeşitlendirmektir. Bu nedenle, hükümetler ve özel sektör, bu konuda elinden geleni yapmalıdır. Alınacak önlemler arasında güvenli nükleer enerji, temiz kömür, yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji tasarrufu, ilk akla gelenler. Ancak bugünün küresel ekonomisinde, enerji piyasasının açık ve düzgün işlemesi konusu da aynı ölçüde öne çıkarılmalıdır."
USA Today, Başkan Bush’un Amerika’nın bütçe açığının tahmin edilenden daha düşük çıkacak olmasını, kendi ekonomik programının bir başarısı olarak sunduğunu yazıyor. Ancak gazete, bütçe açığının 423 milyar dolar yerine 296 milyar dolar olarak hesaplanmasının bir başarı olmadığını vurguluyor ve Amerika’nın ciddi bir mali sıkıntıyla karşı karşıya olduğunu savunuyor.
"Elbette, geçen yıl 318 milyar dolar olan bütçe açığıyla kıyaslandığında 296 milyar dolarlık bir açık, bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Ancak Bush’un devraldığı bütçe fazlasıyla kıyaslandığında durumun daha kötüye gittiği de söylenebilir. Aslında bütçe açığı, 172 milyar dolarlık sosyal güvenlik fazlası sayesinde bir gerileme gösterdi. Bu rakamı çıkarırsak, gerçek bütçe açığı 468 milyar doları, yani hane başına 400 doları buluyor. Bu nedenle ortada sevinecek bir durum yok."
Los Angeles Times, Çeçen komutan Şamil Basayev’in tam da G-8 zirvesi öncesinde ölmesini, Rusya-Amerika ilişkileri açısından önemli bir fırsat olarak yorumluyor. Gazetenin yorumunda, Batının Rusya’ya karşı daha gerçekçi bir yaklaşım sergilemesi gerektiğinin de altı çiziliyor.
"Bazılarının düşündüğü gibi Rusya, sağlam bir demokrasiye sahip olmayabilir veya güvenilir bir dost olmayabilir. Ancak Rusya’nın geçmişteki gibi bir “Şeytan İmparatorluğu” olmadığı da kesin. Batı, Rusya’ya önemli ve bağımsız bir güç olarak davranmalı ve Putin’i ortak çıkar alanlarını görmeye teşvik etmelidir."