Boston Globe, Irak'ta Şiilerin en kutsal mekanlardan Askeriye Camii ‘ne yönelik bombalı saldırıyı bir provokasyon olarak tanımlıyor ve ülkenin mezhep savaşına doğru sürüklendiği tespitinde bulunuyor. Böyle bir savaşın sadece Irak açısından değil komşu ülkeler ve Amerika için de bir felaket olacağı uyarısında bulunan gazete, bir Şii-Sünni çatışmasının önüne geçilememesi durumunda, 1990’lı yıllarda Balkanlarda yaşanan çatışmalardan daha kötü bir tabloyla karşı karşıya kalınacağı uyarısında bulunuyor:
"Amerikalıların yapabileceği tek şey, kendi eğittikleri Irak polisi ve ordusu aracılığıyla, hem Şiilerin hem de Sünnilerin güvenliğini sağlamaya çalışmaktır. Bu arada Amerikan büyükelçisi Zalmay Halilzad da, radikal İslamcıların tecrit edilebilmesi amacıyla, Şiilerle Sünnilerin milli birlik hükümeti kurması yönündeki çabalarını artırmalıdır. Irak’taki farklı siyasi gruplar bir araya getirilemezse, dünyanın en hassas bölgesinde yıllarca sürecek ve diğer ülkelere de yayılabilecek bir din savaşı çıkabilir."
Hamas’ın seçim zaferi, Hazreti Muhammed’e hakaret içeren karikatürlere yönelik tepkiler ve Amerika’da bazı limanların Birleşik Arap Emirlikleri’nden bir firmaya devri... Christian Science Monitor, peş peşe yaşanan bu olaylarla özgürlük kavramı arasındaki ilişkiyi sorguluyor. Teröre karşı savaşta en önemli silahın özgürlük olduğunu savunan gazete, yaşana bu gelişmeler üzerine “Acaba özgürlük, kendini yok etmek isteyenlerin elinde bir silaha mı dönüşüyor?” şüphesinin uyandığını belirtiyor:
"Bu algılayış nedeniyle Batı'da bazı kesimler, aydınlanmanın, uygarlığın ve ilerlemenin temelini oluşturan ilkelerden geri adım atmayı düşünmeye başladı. Eğer evrensel değerler Batı tarafından yayılacaksa, önce Batı bu değerleri uygulamadaki kararlılığını göstermelidir."
Amerika’nın altı büyük liman işletmesinin Birleşik Arap Emirlikleri’nden bir şirkete devredilmesi kararının yankıları da sürüyor. USA Today, karara karşı çıkanların histeri krizine kapıldığını savunuyor ve bazı siyasilerin bu olayı istismar ettiğini öne sürüyor:
"Kongredeki tepkiler aslında daha anlamlı bir soruyu da gündeme getirdi. Hükümet, limanların güvenliği için yeterince önlem alıyor mu? Elbette Kongre'nin böylesine hassas bir sektördeki gelişmeleri yakından takip etmesi olumlu bir gelişmedir. Ancak, Kongre gemi taşımacılığında güvenliği sağlayacak gerekli önlemleri alarak, daha faydalı bir iş yapmış olacaktır. Kongre üyeleri kameraların karşısına geçmek için birbirleriyle yarışacağına, kendi işlerini yapsalar, limanların güvenliğini sağlamak çok daha kolay olurdu."
Amerikan basınında Pakistan devlet başkanı Pervez Müşerref’i eleştiren ve son dönemde sıklaşan yorumların bir yenisi de New York Times'da yer alıyor. Gazete, Müşerref’in Pakistan ordusunun büyük bir kısmını Belucistan’daki isyancılarla mücadelede kullandığı için El Kaide’ye karşı yeterince etkili olmadığını öne sürüyor:
"Müşerref’in ordusu Amerika tarafından donatılıyor. Geçen yıl yaşanan deprem sonrasında Keşmir bölgesindeki felaketzedelere yardım götüren Amerikan Chinook helikopterleri, Amerika’nın bölgedeki imajının düzeltilmesine büyük katkıda bulunmuştu. Ancak şimdi, Amerika’nın verdiği Cobra helikopterleri ve F-16’lar Belucistan’daki sivilleri bombaladığında Amerika’nın imajı aynı ölçüde zarar görüyor. Bu yöntemle, hiç kimsenin kalbi kazanılamaz."
"Amerikalıların yapabileceği tek şey, kendi eğittikleri Irak polisi ve ordusu aracılığıyla, hem Şiilerin hem de Sünnilerin güvenliğini sağlamaya çalışmaktır. Bu arada Amerikan büyükelçisi Zalmay Halilzad da, radikal İslamcıların tecrit edilebilmesi amacıyla, Şiilerle Sünnilerin milli birlik hükümeti kurması yönündeki çabalarını artırmalıdır. Irak’taki farklı siyasi gruplar bir araya getirilemezse, dünyanın en hassas bölgesinde yıllarca sürecek ve diğer ülkelere de yayılabilecek bir din savaşı çıkabilir."
Hamas’ın seçim zaferi, Hazreti Muhammed’e hakaret içeren karikatürlere yönelik tepkiler ve Amerika’da bazı limanların Birleşik Arap Emirlikleri’nden bir firmaya devri... Christian Science Monitor, peş peşe yaşanan bu olaylarla özgürlük kavramı arasındaki ilişkiyi sorguluyor. Teröre karşı savaşta en önemli silahın özgürlük olduğunu savunan gazete, yaşana bu gelişmeler üzerine “Acaba özgürlük, kendini yok etmek isteyenlerin elinde bir silaha mı dönüşüyor?” şüphesinin uyandığını belirtiyor:
"Bu algılayış nedeniyle Batı'da bazı kesimler, aydınlanmanın, uygarlığın ve ilerlemenin temelini oluşturan ilkelerden geri adım atmayı düşünmeye başladı. Eğer evrensel değerler Batı tarafından yayılacaksa, önce Batı bu değerleri uygulamadaki kararlılığını göstermelidir."
Amerika’nın altı büyük liman işletmesinin Birleşik Arap Emirlikleri’nden bir şirkete devredilmesi kararının yankıları da sürüyor. USA Today, karara karşı çıkanların histeri krizine kapıldığını savunuyor ve bazı siyasilerin bu olayı istismar ettiğini öne sürüyor:
"Kongredeki tepkiler aslında daha anlamlı bir soruyu da gündeme getirdi. Hükümet, limanların güvenliği için yeterince önlem alıyor mu? Elbette Kongre'nin böylesine hassas bir sektördeki gelişmeleri yakından takip etmesi olumlu bir gelişmedir. Ancak, Kongre gemi taşımacılığında güvenliği sağlayacak gerekli önlemleri alarak, daha faydalı bir iş yapmış olacaktır. Kongre üyeleri kameraların karşısına geçmek için birbirleriyle yarışacağına, kendi işlerini yapsalar, limanların güvenliğini sağlamak çok daha kolay olurdu."
Amerikan basınında Pakistan devlet başkanı Pervez Müşerref’i eleştiren ve son dönemde sıklaşan yorumların bir yenisi de New York Times'da yer alıyor. Gazete, Müşerref’in Pakistan ordusunun büyük bir kısmını Belucistan’daki isyancılarla mücadelede kullandığı için El Kaide’ye karşı yeterince etkili olmadığını öne sürüyor:
"Müşerref’in ordusu Amerika tarafından donatılıyor. Geçen yıl yaşanan deprem sonrasında Keşmir bölgesindeki felaketzedelere yardım götüren Amerikan Chinook helikopterleri, Amerika’nın bölgedeki imajının düzeltilmesine büyük katkıda bulunmuştu. Ancak şimdi, Amerika’nın verdiği Cobra helikopterleri ve F-16’lar Belucistan’daki sivilleri bombaladığında Amerika’nın imajı aynı ölçüde zarar görüyor. Bu yöntemle, hiç kimsenin kalbi kazanılamaz."