31 Temmuz’da yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda yer alan bazı soruların bir yayınevinin sorularıyla aynı olduğu iddialarının ardından Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Halis Aydın’ın Cumhurbaşkanı kararıyla görevden alınması gözleri ÖSYM’ye çevirdi.
Eski Eğitim-Sen Başkanı: ‘‘Bu tür şaibeler büyük güvensizlik yaratır’’
ÖSYM yalnızca yirmi yıldır birçok devlet kurumuna personel alımı için esas sınav olan KPSS’yi yapıyor. Bu yıl yapılan KPSS’ye yaklaşık 600 bin üniversite mezunu katıldı.
Eğitim-Sen'in eski başkanlarından Alaaddin Dinçer, tek bir soru çalınmasının dahi sınava gölge düşüreceğini söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Dinçer, ‘‘Çift rakamla biten yıllarda KPPS’ye sadece üniversite mezunları değil ön lisans ve orta öğretim mezunları da giriyor. Bu yıl da çiftle biten yıllardan ve sınava yaklaşık 600 bin kişi girdi. Bunlardan 450 bin civarı öğretmen olmak istiyor. Geri kalanı da hukuk, mühendislik gibi alanlardan. Düşünsenize bir kişi öğretmen olacak ya da olmayacak. Tek bir yanlış soru binlerce kişinin yerini değiştiriyor. Böyle bir durumda sınava gölge düşer. Bu tür şaibeler büyük güvensizlik yaratır. ÖSYM soruları sadece kendi hazırlamıyor, soru da topluyor. Oralarda bir ayrıcalık herkes bakımından büyük sıkıntı yaratır’’ dedi.
Bu arada ÖSYM KPSS dışında Adalet Bakanlığı Sınavları (Adli Yargı-İdari Yargı), Milli Savunma Üniversitesi Askeri Öğrenci Aday Belirleme Sınavı (MSÜ), Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES), Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS), Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ve İçişleri Bakanlığı Kaymakam Adaylığı Sınavı’nın da aralarında olduğu yılda 50 sınav sorularını hazırlayıp sonuçlarını duyuruyor.
YÖK yetkilisi: ‘‘İddialar titizlikle araştırılıyor’’
ÖSYM’nin bağlı olduğu Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) de iddialarla ilgili detaylı bir inceleme başlattı. VOA Türkçe’ye bilgi veren bir YÖK yetkilisi, iddiaların titizlikle araştırılacağını ve en şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı tarafından ÖSYM’yi incelemekle görevlendirilen Devlet Denetleme Kurulu Başkanı Yunus Arıncı ise NTV’ye yaptığı kısa açıklamada ‘‘Problemli bir durum var gözüküyor’’ dedikten sonra konu ile ilgili raporu hızla Erdoğan’a sunacağını ifade etti.
CHP’li Kaya: ‘‘Milli Eğitim Başkanı ve YÖK Başkanı da görevden alınmalıdır’’
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde basın toplantısı düzenleyen CHP Ankara milletvekili Yıldırım Kaya KPSS’de 49, 26, 21, 35 numaralı soru ve yanıtın iddialara konu olan Yediiklim Yayınevi’nin KPSS soruları ile aynı olduğunu söyledikten sonra 20 sorunun da benzer özellikler taşıdığını dile getirdi.
Kaya, ‘‘KPSS sonrası iddialar ayyuka çıkınca ÖSYM Başkanlığı ‘iddialar asılsızdır’ diye bir açıklama yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı da aynısını söyledi. Yıllardır soruların çalındığı iddiaları olmasına karşın ÖSYM’nin hiç ses çıkarmadığı konuda bu kadar hızlı yanıt vermesi bizi şaşırttı. CİMER’e başvurumuzdan birkaç saat sonra Cumhurbaşkanı Devlet Denetleme Kurumu’na talimat verdi ve ÖSYM Başkanı’nı görevden aldı. Milli Eğitim Başkanı ve YÖK Başkanı da görevden alınmalıdır. Neden mi? Çünkü 3046 No’lu kanuna göre Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili kuruluş olarak YÖK ve ÖSYM geçer. Bütçeleri de burada görüşülür. Milli Eğitim Bakanlığı’nın görevi ilgili kurumları denetlemektir. ÖSYM Başkanı’nın görevden alınmasının yetmesi mümkün değil. ÖSYM’nin eski başkanı Mahmut Özer, Milli Eğitim Bakanı koltuğuna oturdu. O görevdeyken sağlıklı bir denetleme olamaz’’ dedi.
Özdağ: ‘‘Soruşturma bu sınavdaki 16 soruyla sınırlı kalmamalı, önceki sınavlar da araştırılmalı’’
ÖSYM binasının önünde basın açıklaması yapması engellenen Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, sınavlarda 16 yıldır yolsuzluk yapıldığını iddia etti.
Özdağ, ‘‘Bugün ÖSYM’nin son yaptığı sınavda ortaya çıkan rezaletten dolayı buradayız ve dün gece başkan görevden alındı, Devlet Denetleme Kurulu da bir araştırma başlatmış. Bunun olumlu bir adım olduğunu düşünüyoruz ama mesele sadece bu sınavda yapılan ve bir dershanenin hazırlamış olduğu 16 sorunun sınava dahil edilmesiyle ilgili bir yolsuzluk değil 2006 senesinden bu yana değişik şifreleme sistemleriyle FETÖ başta olmak üzere bazı cemaat ve tarikatların bu sınavlarda yolsuzluk yaparak gençlerin ve yurttaşların geleceğini karartmalarıyla ilgili çalışmalardır. Devlet Denetleme Kurulu tarafından yapılan soruşturmanın bu 16 soruyla sınırlı kalmamasını, bundan önceki sınavlarda kullanılan şifreleme yöntemiyle cevaplandırmanın da araştırılması gerektiğini düşünüyoruz’’ dedi.
‘‘İddialar doğrulandığı takdirde hukuken hesap sorma görevimizi yerine getireceğimizi ilan ediyoruz’’
Eğitim-İş Sendikası da iddiaları araştırdıklarını, bu iddiaların doğrulanması halinde süreci davaya dönüştüreceklerini duyurdu.
Eğitim-İş’ten yapılan açıklamada, ‘‘Sadece soruların değil, cevap şıklarının bile tamamen aynı olduğuna yönelik iddialar ve fotoğraflar, adil bir sınav uman yurttaşlarda infial yaratmıştır. Yüzlerce aday konuya ilişkin CİMER’e şikayette bulunduğunu belirtirken, onlarcası da dava açacağını ilan etmiştir.
Henüz uzak olmayan bir geçmişte, sınav sorularının FETÖ mensuplarına sızdırıldığı, sızdıranların değil bu hırsızlığı ifşa edenlerin yargılandığı düşünüldüğünde ne yazık ki bu vahim iddiaların imkansız olduğunu söylemek mümkün olmamaktadır. İlgili kurullarımızla KPSS’ye dair her iddiayı kapsamlı biçimde araştırdığımızı ve bu araştırmalarımızın sonucunda iddialar doğrulandığı takdirde hukuken hesap sorma görevimizi yerine getireceğimizi ilan ediyoruz’’ dendi.
