Erişilebilirlik

Penşir'de Taleban ve Direnişçiler Çatıştı


1 Eylül 2021 - Taleban karşıtı Afgan direniş güçleri, Penşir vilayetindeki Anaba bölgesinde bir tepede devriye görevi yürütüyor.
1 Eylül 2021 - Taleban karşıtı Afgan direniş güçleri, Penşir vilayetindeki Anaba bölgesinde bir tepede devriye görevi yürütüyor.

Taleban'ın Afganistan'da kontrolu ele geçirmesinden iki haftadan uzun süre geçmesinin ardından Penşir Vadisi'nde Ahmed Mesud'a bağlı güçlerle Taleban savaşçıları arasında çıkan çatışmada iki taraf da ağır kayıplar verdiklerini bildirdi. Penşir, Afganistan'da Taleban iktidarına direnen son vilayet.

Taleban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, "Yerel silahlı grupla yapılan müzakereler başarısızlıkla sonuçlandıktan sonra operasyonlara başladık" dedi ve Penşir'e giren Taleban savaşçılarının bölgede bazı yerleri kontrol altına aldıklarını söyledi. Mücahid, "Düşman ağır kayıplar verdi" ifadelerini de kullandı.

Penşir'deki Afganistan Ulusal Direniş Cephesi'nden bir sözcü, bölgedeki tüm geçitlerin ve girişlerin tam kontrolunun ellerinde olduğunu, Taleban'ın Şotul bölgesini alma girişimlerine karşı koyduklarını söyledi. Sözcü, komşu vilayet Pervan'daki bir kasabaya atıfta bulunarak, "Düşman, Cabul-Saraş'tan Şotul'a girmek için birkaç girişimde bulundu ve her seferinde başarısız oldu" dedi.

Afganistan Ulusal Direniş Cephesi sözcüsü, hafta başında ilk çatışma çıktığından bu yana direnişçilerin iki cephede çok sayıda Taleban militanını öldürdüğünü söyledi ve "Bu meseleyi savaşla çözemeyeceklerini kanıtladık" dedi.

Her iki taraf da herhangi bir kanıt sunmadan birbirlerinin verdiği kayıplara ilişkin çeşitli sayılar ortaya atıyor. Taleban, Penşir Vadisi'nin dört taraftan kuşatıldığını ve direnişçilerin zafer kazanmasının imkansız olduğunu söyledi. Direnişçilerse teslim olmayı reddedeceklerini söylüyor.

Taleban'ın 15 Ağustos'ta Kabil'e girmesinden bu yana birkaç bin yerel milis gücü ve hükümetin silahlı güçlerinden geriye kalan bazı askerler, Sovyetler Birliği'ne karşı direnen eski mücahit Ahmed Şah Mesud'un oğlu Ahmed Mesud'un liderliğinde toplandı. Grup, dışarıdan saldırı yapılmasının zor olduğu derin vadiyi Taleban'a karşı savunmaya devam ediyor.

Taleban yeni hükümeti açıklamaya hazırlanırken Penşir'de taraflar arasında bir anlaşma sağlamak için yürütülen müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlandığı, tarafların bu başarısızlık nedeniyle birbirini suçladığı görülüyor.

Taleban yetkilisi Mahmedullah Muttani yeni hükümetin kuruluşu için başkanlık sarayında bir tören hazırlığı yapıldığını bildirdi.

İnsanlık felaketi

Kuraklıkla mücadele eden ve son 20 yılda 240 bin vatandaşını savaşta kaybeden Afganistan'ın ekonomisi açısından yeni kurulacak hükümetin uluslararası bağışçıların ve yatırımcılar tarafından meşru olarak kabul edilip edilmeyeceği, hayati önem taşıyor.

İnsani yardım örgütleri, Afganistan'da bir insanlık felaketi yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Yıllardır milyonlarca dolarlık yabancı yardımlarla ayakta kalan Afgan ekonomisiyse çöküşün eşiğinde.

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Afgan ekonomisinin bu mali yıl içinde yüzde 9,7 oranında gerileyeceğini, bu oranın önümüzdeki yıl yüzde 5,2 olacağını tahmin ediyor.

Afgan ekonomisine ilişkin daha iyimser bir tablo içinse yabancı yatırımlara ihtiyaç var. "Çin ve Rusya gibi büyük ekonomilerin Taleban'ı meşru hükümet" olarak tanıması durumunda Afganistan, ihtiyacı olan yabancı yatırımları bu iki ülkeden temin edebilir.

Afganistan'da iktidarda olduğu son dönemde, 1996-2001 yılları arasında şeriat yasalarını katı bir biçimde uygulayan Taleban, bu sefer tüm dünyaya daha ılımlı bir izlenim sunmaya çalışıyor. İnsan haklarını koruma sözü veren Taleban, eski düşmanlarına karşı misilleme yapmaktan kaçınacağını söylüyor.

Bir kaynak, Afgan diplomatlara şu anda yurtdışında bulundukları görevlerde kalmaya devam etmelerinin istendiğini söyledi. Aynı kaynak, Taleban'ın nihai olarak değişiklikler yapacağını, ancak aynı zamanda devamlılık hissini korumak istediğini belirtti.

ABD, Avrupa Birliği (AB) ve diğer ülkelerse Taleban'ın verdiği bu güvencelere şüpheyle yaklaşıyor ve yeni kurulacak hükümetin resmen tanınmasının ve bu sayede ülkeye gönderilecek ekonomik yardımların Taleban'ın atacağı adımlara bağlı olduğunu kaydediyor.

AB Dönem Başkanı Slovenya'nın Dışişleri Bakanı Anze Logar, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, AB'nin Taleban'ın tanıma konusunu"ele almaktan çok uzak olduğunu" söyledi ve AB liderlerinin önümüzdeki ay yapılacak zirve toplantısında bu meseleyi konuşabileceklerini kaydetti. Bazı AB ülkeleri Taleban'ı terör örgütü olarak tanımlıyor.

Taleban, Pazartesi günü tamamlanan hava tahliye operasyonlarından sonra Afganistan'da kalan yabancıların ya da Afganlar'ın ülkeden güvenli çıkışını sağlayacağını taahhüt etmişti. Ancak Kabil'deki havalimanının şu anda kapalı olması nedeniyle birçok kişi, karayoluyla ülkeden kaçmaya çalışıyor. Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed Bin Abdülrahman El-Tani, Taleban'la görüştüklerini ve Kabil'deki havalimanının insani yardım nakillerinin hızlandırılması ve ileride yeni tahliyeler için faaliyetlerine tekrar başlaması amacıyla olası teknik destek verilmesi konusunda Türkiye'yle birlikte çalıştıklarını kaydetti. Katar Dışişleri Bakanı'yla görüşen İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab da bölge liderleriyle, Afganistan'dan güvenli geçişlerin garanti altına alınması için üçüncü ülkelerin aracılık sağlaması konusunu görüşebileceğini söyledi.

Raab, "Afganistan'daki yeni gerçekliğe uyum sağlamamız gerekiyor" dedi.

XS
SM
MD
LG