Erişilebilirlik

NATO’dan Türkiye’ye Suriyeli Göçmenler için Teşekkür 


Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) üyesi 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının biraraya geldiği zirvenin sonuç bildirisinde, ‘‘Milyonlarca Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığı için müttefikimiz Türkiye'ye teşekkürlerimizi yineliyoruz’’ denildi. Bildiride, Suriye’den Türkiye’yi tekrar vurabilecek füze saldırılarına karşı alarm durumunda olunduğu belirtildi.

Sonuç bildirisinde, “Türkiye için uyarlanmış güvence tedbirlerine katkılarımızı arttırdık ve bunların tam olarak uygulanmasına bağlılığımız sürüyor” ifadesi kullanıldı.

Suriye’deki çatışmaların 11’inci yılına girdiği hatırlatılan bildiride NATO topraklarının ve sınırlarının her türlü tehdide karşı savunulması ve Suriye'den kaynaklanan sorunların ele alınması kararlılığı yinelendi.

Suriye rejimi tarafından 26 Mayıs 2021'de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin özgür ve adil olarak değerlendirilemeyeceği belirtilen bildiride bu seçimlerin siyasi çözüm çabalarına katkı sağlamadığının altı çizildi. BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 no’lu kararı ile uyumlu gerçek bir siyasi süreç olmadan Suriye'de istikrar ve güvenliğin yeniden sağlanamayacağına dikkat çekildi.

NATO ayrıca Suriye genelinde bir ateşkes ve BM'nin sınır ötesi insani yardım operasyonlarına en az 12 ay daha izin verilmesi çağrısı yaptı.

‘‘Türkiye’ye füze saldırılarına karşı alarm durumundayız’’

Suriye’nin NATO ve bazı ortakların toprak sınırlarını kapsayan kısa menzilli balistik füze envanteri barındırdığı belirtilen açıklamada Suriye’nin bu füzeleri kendi nüfusuna karşı yoğun şekilde kullandığı hatırlatıldı. Suriye’den Türkiye’yi tekrar vurabilecek füze saldırılarına karşı alarm halinde olunduğu, Suriye’den gelen balistik füze tehdidinin izlenmeye devam edildiği kaydedildi.

Bildiride ‘‘NATO’nun güneydoğu sınırının yakınında balistik füzelerin yayılmasının neden olduğu tehdit, NATO'nun Avrupa-Atlantik bölgesini korumak için oluşturacağı bir balistik füze savunma sisteminin geliştirilmesi ve konuşlandırılmasında itici güç olmuştur ve olmaya devam etmektedir’’ denildi.

5’inci Madde’ye bağlılık yinelendi

NATO zirvesinin sonuç bildirisinde, güvenlik ortamının gittikçe karmaşıklaştığına dikkat çekildi ve transatlantik ilişkilerinde yeni bir sayfa açma hedefi dile getirildi.

Açıklamada NATO'nun kurucu Washington Antlaşması'na sıkı bağlılık vurgulanırken 5’inci maddede belirtilen, bir müttefike yapılan saldırının tüm NATO üyelerine yapılmış sayılacağı sözünün de bu kapsamda olduğu kaydedildi.

Açıklamada bir müttefikin güvenliği veya istikrarı tehdit edildiğinde, temel değerler ve ilkeler risk altına girdiğinde yapılacak görüşmeleri güçlendirme sözü de verildi.

Rusya ve Çin uyarısı

Rusya’nın agresif eylemlerinin Avrupa-Atlantik bölgesini tehdit ettiği belirtilen açıklamada terörün tüm biçimleriyle tehdit olmayı sürdürdüğü vurgulandı. Devlet ve devlet dışı bazı aktörlerin uluslararası düzeni tehdit ettiği ve küresel demokrasiye zarar verdiği kaydedildi. Sınırların ötesindeki bu istikrarsızlığın düzensiz göçe ve insan kaçakçılığına da zemin oluşturduğu uyarısı yapıldı.

Çin’le ilişkilerinin de NATO’nun güvenlik çıkarlarını koruyacak biçimde yürütüleceği belirtilen açıklamada dezenformasyon kampanyaları, siber, karma tehditler ve ve yıkıcı teknolojilerin kötü niyetli kullanımıyla gittikçe daha fazla karşılaşıldığına dikkat çekildi. Avrupa-Atlantik güvenliğini etkileyen tüm tehditlerle zorlukların ele alınacağı kaydedildi.

Zirvenin Corona virüsü pandemisi döneminde yapıldığı hatırlatılan bildiride NATO ve müttefiklerinin pandemiye karşı sivil mücadeleye destek verdiği ve hassas ortakların hayati tıbbi malzeme ihtiyaçlarının sağlandığı hatırlatıldı.

Bildiride caydırıcılık ve savunma kapasiteleriyle, NATO Kuvvet Yapısını güçlendirme ve modernize etmeye devam etme sözü de verildi.

NATO Genel Sekreteri’ne NATO siyasi ve askeri yapıları ve tesislerinin sera gazı salımını azaltması için gerçekçi, iddialı ve somut hedefler tasarlaması ve 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmanın fizibilitesini değerlendirmesi çağrısı yapıldı.

‘‘Uluslararası hukuka uymazsa Rusya ile ilişkiler eskiye dönmez’’

‘‘Rusya ile tüm pratik sivil ve askeri işbirliğini askıya alırken siyasi diyaloğu açık bırakıyoruz’’ denilen açıklamada uluslararası hukuka ve yükümlülüklerine uymaması halinde Rusya ile ilişkilere geri dönülmeyeceği belirtildi.

Avrupa Atlantik bölgesinin güvenliğini tehdit eden unsurlar arasında Rusya’nın NATO sınırına yakın ülkeler de dahil kışkırtıcı faaliyetleri, ani tatbikatları, Kırım’da devam eden askeri yığınağı, Kaliningrad şehrinde modern çift yetenekli füzeler konuşlandırması, Belarus ile askeri entegrasyonu, NATO hava sahasına artan ihlalleri gösterildi.

Ayrıca Rusya’nın müttefik seçimlerine ve demokratik süreçlere müdahale ettiği, siyasi ve ekonomik baskı yaptığı, yaygın dezenformasyon kampanyaları yürüttüğü ve NATO ülkelerindeki kritik altyapıyı hedef alan siber suçluların kendi topraklarındaki faaliyetlerine göz yumduğu belirtildi.

Rusya’nın kısa ve orta menzilli füze sistemleri konuşlandırarak nükleer cephaneliğini çeşitlendirmeye devam ettiği belirtilen açıklamada ‘‘Rusya'nın neden olduğu tehditleri ele almak için birlikte yakın çalışmaya devam edeceğiz’’ denildi.

Açıklamada ayrıca Rusya'nın Kırım'ı ‘‘yasadışı ve gayri meşru ilhakı ile geçici işgali’’ kınandı. Rusya'nın son zamanlarda Ukrayna ve çevresindeki büyük askeri yığınağı ve istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerinin gerilimi daha da tırmandırdığı belirtildi.

Rusya'ya askerlerini bölgeden çekme ve Karadeniz'in bazı bölgelerinde seyahat kısıtlamasını durdurma, ayrıca Azak Denizi ve Ukrayna limanlarına erişimi engellemeye son verme çağrısı yapıldı.

Açıklamada NATO’nun uluslararası toplumun terörizme karşı mücadelesindeki rolüne bağlılığı da vurgulandı.

“Asker çekmek Afganistan’ı terk etmek demek değil"

Afganistan’dan asker çekmenin bu ülke ile ilişkiyi kesmek anlamına gelmediği belirtilen açıklamada Afganistan’da halkın ve kurumların güvenliğinin korunmasına sağlanan desteği sürdürme sözü verildi.

NATO’nun Afgan Ulusal Ordusu Güven Fonu aracılığıyla Afgan Ulusal Savunma ve Güvenlik Güçlerine eğitim ve mali destek sağlamaya devam edeceği kaydedildi.

Ayrıca NATO’nun diplomatik teması sürdürmek ve Afganistan ile ortaklığı geliştirmek için Kabil'de bir Kıdemli Sivil Temsilcilik Ofisi tutacağı belirtildi.

NATO’nun Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı'nın sürekli çalışmasını sağlamak için geçiş finansmanı sağlayacağı, öte yandan ilgili uluslararası ve bölgesel ortaklarla Afganistan konusunda diyaloğun hızlandırılacağı belirtildi.

NATO, Afganlar liderliğinde süregelen barış sürecini desteklemeye devam ettiğini kaydetti ve tarafları şiddete son veren kalıcı ve kapsayıcı bir siyasi çözümü teşvik etmek için katkı sunmaya davet etti.

Bu çözümün özellikle kadınların, çocukların ve azınlıkların insan haklarına saygılı, hukukun üstünlüğünü savunan ve Afganistan'ın teröristler için güvenli liman olmamasını sağlayan bir çözüm olması gerektiği vurgulandı.

‘‘Irak’a destek güçlendirilecek’’

Irak Hükümeti'nin talebi üzerine, NATO Irak Misyonu aracılığıyla Irak'a desteğin güçlendirileceği belirtilen açıklamada Irak'ta daha etkili, sürdürülebilir, hesap verebilir ve kapsayıcı güvenlik kurumları kurulabilmesi için savaş dışı danışmanlık, eğitim ve kapasite geliştirme konusunda destek sağlanacağı belirtildi.

‘‘Siber saldırılar silahlı saldırı gibi değerlendirilebilir’’

Zirvenin sonuç bildirisinde siyasi kurumların, kamuoyunun ve vatandaşların güvenliğini hedef alan karma (hibrit) faaliyetleri kullanan devlet ve devlet dışı aktörlerden gelen tehditlere de dikkat çekildi.

Açıklamada bu tür tehditler karşısında NATO’nun silahlı saldırı durumunda olduğu gibi Washington Antlaşması'nın 5’inci Maddesini uygulamaya karar verebileceğine dikkat çekildi.

Bu karma tehditler kapsamında ‘‘kritik altyapıyı ve demokrasiyi hedef alan’’ fidye yazılımı olaylarına ve siber saldırılara dikkat çekildi. Zirvede bu tür saldırılarla mücadele için Kapsamlı Siber Savunma Politikası’nın onaylandığı belirtildi.

Bu kapsamda müttefiklerin siber faaliyetlerin etkisini belli durumlarda silahlı saldırı olarak değerlendirebileceği ve 5’inci Madde’nin uygulanması kararını alabileceği kaydedildi.

Adil yük paylaşımı

‘‘Galler Zirvesi'nde 2014 yılında kabul edilen Savunma Yatırımı Taahhüdü'nün tüm yönlerine sarsılmaz bağlılığımızı yineliyoruz’’ denilen açıklamada, ittifaki çinde adil yük paylaşımının NATO’nun 3’üncü ve 5’inci Madde vaatlerini yerine getirme becerisinin temelini oluşturduğu kaydedildi. ‘‘Bireysel ve toplu olarak bunu daha da geliştirmeye kararlıyız’’ denildi.

Müttefiklerin savunmaya harcadıkları miktarı arttırdıkları belirtilen açıklamada ‘‘Bu eğilim devam edecek’’ denildi.

2014'ten bu yana Avrupalı müttefiklerin ve Kanada’nın NATO savunma bütçesine bu yılın sonuna kadar 260 milyar ABD doları daha eklemiş olacakları belirtilen açıklamada ayrıca, on üyenin bu yıl gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 2 veya daha fazlasını savunmaya harcamasının beklendiği vurgulandı. ‘‘NATO üyelerinin yaklaşık üçte ikisi, 2024 yılına kadar yüzde 2 kotasına ulaşmayı veya aşmayı planlıyor’’ denilen açıklamada, 24 üye ülkenin de savunma harcamalarının yüzde 20'den fazlasını araştırma ve geliştirme de dahil olmak üzere büyük teçhizatlara harcadıkları belirtildi.

‘‘Nükleer silahlar var olduğu sürece, NATO nükleer bir ittifak olarak kalacaktır’’ denilen bildiride daha karmaşık güvenlik ortamına yanıt olarak NATO’nun nükleer caydırıcılık yeteneklerinin güvenli, emniyetli ve etkili kalmasını sağlamak için adımlar attığı belirtildi.

Füze savunmasının nükleer silahların caydırıcılıktaki rolünü tamamlayıcı olabileceği, ancak yerini tutmayacağı belirtilen açıklamada NATO’nun Balistik Füze Savunması’na bağlılığı yinelendi ve bunun tamamen savunma amaçlı olduğu belirtildi.

NATO Balistik Füze Savunması’nın, Romanya, Türkiye, İspanya ve Polonya'daki ABD Avrupa Aşamalı Uyarlanabilir Yaklaşım varlıkları dahil gönüllü ulusal katkılara dayandığı belirtildi.

NATO’nun Balistik Füze Savunması’nın Rusya'ya yönelik olmadığına ve yalnızca Avrupa Atlantik bölgesini savunma amaçlı olduğuna dikkat çekildi.

Yeni START Antlaşması'nın uzatılmasına destek

‘‘Silah kontrolu, silahsızlanma ve silahların yayılmasının önlenmesi, İttifak'ın güvenlik hedeflerine ulaşılmasına önemli katkı sağlar’’ denilen açıklamada ABD ve Rusya arasındaki Yeni START Anlaşması’nın beş yıl uzatılmasının desteklendiği belirtildi.

Kuzey Kore’ye ABD ile müzakerelere dönme çağrısı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararları uyarınca Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan arındırılması hedefine tam destek verilen açıklamada Kuzey Kore’ye bu hedefe ulaşmak için ABD ile müakereye oturma, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile Kapsamlı Koruma Önlemleri Anlaşmasına geri dönme çağrısı yapıldı.

JCPoA’in canlandırılması çabalarına destek

İran’ın nükleer silah geliştirmesini önleme hedefine bağlılığın vurgulandığı bildiride Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPoA) katılımcıları ve ABD’nin İran’ın anlaşmaya geri dönmesi için gösterdikleri çabayı memnunlukla karşıladıkları belirtildi.

‘‘Belarus’taki durum yakından incelenecek’’

NATO üyelerinin 2020 yılının Ağustos ayından bu yana Belarus’taki gelişmelerden endişe duydukları kaydedilen açıklamada Belarus’un politika ve eylemlerinin bölgesel istikrarı olumsuz etkilediğine ve NATO ile ortaklığının temel ilkelerine zarar verdiğine dikkat çekildi.

Geçtiğimiz Mayıs ayında bir sivil uçağın yön değiştirmesi ve ardından uçaktaki bir gazeteci ile ortağının tutuklanmasının sivillerin güvenliğini tehlikeye attığı belirtilen açıklamada Belarus’taki durumun yakından izleneceği vurgulandı.

Çin’e sorumlu davranma çağrısı

Çin’in nükleer cephaneliğini hızla genişlettiği belirtilen bildiride Çin’in Avrupa-Atlantik bölgesindeki Rus tatbikatlarına katılmak da dahil Rusya ile askeri işbirliği yaptığına dikkat çekildi. Çin'in dezenformasyon politikalarından da endişe duyulduğu belirtilen açıklamada Pekin yönetimi uluslararası vaatlerini yerine getirmeye ve uzay, siber ve deniz alanları dahil olmak üzere uluslararası sistemde sorumlu davranmaya davet edildi.

Libya’ya savunma kurumlarının oluşturulmasında tavsiye sözü

NATO Libya’daki krize de değindiği zirve sonuç bildirisinde Libya'daki krizin bölgesel istikrar ve müttefiklerin güvenliği üzerinde doğrudan etkileri olduğuna dikkat çekti. Geçici Ulusal Birlik Hükümeti (GNU) ve Başkanlık Konseyi'nin yakın zamanda onaylanması da dahil olmak üzere Libya'da kaydedilen ilerlemeyi memnuniyetle karşılandığı belirtilen açıklamada BM’nin Libya’daki sürece katkısı takdir edildi. Açıklamada ‘‘Geçici Ulusal Birlik Hükümeti ve Temsilciler Meclisi de dahil olmak üzere tüm ilgili Libya makamlarını ve kurumlarını, Libya Siyasi Diyalog Forumu yol haritasında belirtilen adımları atmaya ve özgür, adil ve kapsayıcı ulusal Başkanlık ve Parlamento seçimleri için gerekli hazırlıkları yapmaya çağırıyoruz’’ denildi. NATO, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2570 ve 2571 no’lu kararlarıyla 23 Ekim 2020 ateşkes anlaşmasının uygulanmasını tam olarak desteklediğini bildirdi, ayrıca NATO’nun Libya’ya savunma ve güvenlik kurumlarının inşası konusunda tavsiyelerde bulunma sözünü sürdürdüğü vurgulandı.

XS
SM
MD
LG