Yoğun tartışmalara konu olan "Fransa İslamı İlkeler Tüzüğü" Fransız hükümeti ile bu tüzüğe imza atmayan Türk derneklerini karşı karşıya getirdi. Dernekler ve hükümet arasında bir süredir yaşanan gerginlik, karşılıklı açıklamalarla daha da büyüyor.
Fransız medyası, "Türk derneklerinin bu tavrının arkasında Ankara hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın olduğu" iddialarına yer verdi. İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, "İmzalamayan dernekler İslam Konseyi'nden ihraç edilirler" uyarısında bulundu. Türk dernekleri ise, "Bizi kimse ihraç edemez. Bu haliyle de tüzüğü imzalamıyoruz. Kimse de bize zorla imza attıramaz" yanıtını verdi.
Fransa'da yaşanan terör olaylarının ardından Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, "Cumhuriyet değerlerine saygılı Fransız İslamı'nı oluşturma" isteğiyle attığı iki ayrı yasal adım ülkede "laiklik tartışmalarını" alevlendirdi. Bir taraftan Ulusal Meclis'te görüşülen ve "İslamcı ayrılıkçılıkla mücadeleyi" hedefleyen "Cumhuriyet Değerlerinin Güçlendirilmesi" yasa tasarısı hararetli tartışmalara sahne oluyor. Diğer taraftan da Müslüman ibadet kurumlarının çatı örgütü Fransa İslam Konseyi'nin (CFCM) İçişleri Bakanlığı ile yürüttükleri ortak çalışmanın ürünü olan "Fransa İslamı İlkeler Tüzüğü" gergin tartışmalara neden oluyor.
Fransa'nın pazar gazetesi Journal du Dimanche, kapaktan verdiği Türkiye dosyasında, Fransa İslam Konseyi'nde tüzüğe imza atmayan Türk derneklerini mercek altına aldı. Fransa'daki İslam dünyası üzerine çalışmalar yapan Cezayir kökenli gazeteci Mohamed Sifaoui imzasıyla hazırlanan geniş haberde, Türk derneklerinin doğrudan Ankara'dan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan talimat aldıkları idda ediliyor. Fransa Türk Müslüman Dernekleri Koordinasyon Komitesi (CCMTF) ve Milli Görüş İslam Konfederasyonu'nun (CIMG) Ankara hükümetine yakın dernekler olduğunu, Erdoğan'ın bu dernekler aracılığıyla "Fransa'da İslamcılığı yayan bir ağ oluşturduğu" öne sürülüyor.
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, geçtiğimiz hafta bu derneklerden CCMTF'nin Başkanı İbrahim Alcı'yı "kendisiyle rahat konuşuyoruz, iyi bir insan" sözleriyle övse de, tüzüğe imza atmamaları durumunda "Cumhuriyet değerlerini savunmayan derneklerle aynı masaya oturmayız" diyerek CFCM'den atılacakları tehdidini de savurdu.
"Kimse bize zorla imza attıramaz"
VOA Türkçe'nin sorularını yanıtlayan İbrahim Alcı, Bakan Darmanin'ın bu sözlerine, "Şu an kimse bizi CFCM'den atamaz. Ancak kendimiz çıkmak istersek çıkarız. Disiplin durumu yok, ne yaptık ki disiplin uygulansın? Biz sadece önemli bir konuda görüşümüzü dile getirdik. Eğer bizim kaygılarımız da gözönüne alınırsa biz bu tüzüğü imzalarız. Ama bu haliyle kesinlikle imzalamayacağız" karşılığını verdi.
Alcı, "Ya değiştirmezlerse ve bu haliyle imzalayın derlerse ne yaparsınız?" sorusunu yanıtlarken de, "Biz imzalamayacağız. Kimseye de zorla imza attıramazlar. CFCM'de 400 tane cami bize bağlı. Birden bire bunlara 'Sizi istemiyoruz' diyemezsiniz ki. Tüzüğün başlığı bile yanlış. Fransa İslamı, Türk islamı olmaz, İslam evrensel bir dindir. Ben 2001'den beri örgütlü insanım, dernekçilik yapıyorum. Sahadaki insanları, imamları dinlediğiniz de, çok şikayetçiler. Biz bu metni imzalarız ama bazı Fransız İslamı gibi, politik İslam gibi bazı tanımlar bize uymuyor" diye konuştu.
"Laiklik bizim için en güzel yaşam biçimi"
Bu metni imzalamayan Türk derneklerinin yasalara ve laikliğe karşı olduğu propagandası yapıldığını ve bundan büyük üzüntü duyduklarını anlatan İbrahim Alcı, "Fransa laikliği bizim en güzel şekilde yaşamamızı sağlıyor. Gerçekten hiçbir sıkıntımız yok. Ulusal İmamlar Konseyi kurulması çok olumlu bir adım. Destekliyoruz. Laiklik ilkesine burada Müslümanlar son derece bağlı. Yani biz Müslümanlar daha neyi kanıtlamalıyız. Neden bu metin sadece Müslümanlar’a imzalatılıyor. Neden diğer dinlere de imzalatılmıyor? Neden iki tane şiddet yanlısının eylemleri bize ödetiliyor? Biz şiddeti tasvip eden insanlar değiliz" dedi.
Tüzük metnine ilişkin eleştirilerini CFCM Başkanı Mohammed Moussaoui'ye ve İçişleri Bakanlığı'na gönderdiklerini kaydeden Alcı, Moussaoui'nin de metni, görüş almak üzere, bütün camilere ilettiğini, oradan gelen eleştiriler çerçevesinde "bazı değişikliklerin" yapılabileceğini söyledi. Alcı, "Bu hafta istişare çalışmaları sürecek. Haftaya bunlardan bir sonuç ulaşır. Ancak taban da bu metni eleştiriyor. Değişiklik yapılması kaçınılmaz" dedi. Alcı, masadan kalkmak niyetleri olmadığını ancak tepeden dayatma olmadan, kendi eleştirilerinin de dikkate alındığı ortak bir çözüm bulunmasını beklediklerini belirtti.
"Ankara'nın başka işi mi kalmamış"
"Ankara'dan talimat aldıkları" iddialarına da Alcı, "Olur olmaz her konuda bunu yapıyorlar. Türkiye sürekli hedefte burada. Bir senedir alıştık. Ortada bir sorun varsa bizimle konuşun, 'Erdoğan, Ankara sözü nereden çıkıyor?' dedik. Sanki Türkiye Cumhurbaşkanının başka işi yok, burada tüzük yazdıracak. Türkiye için imzalansa ne çıkar, imzalanmasa ne çıkar? Covid krizinde CCFTM olarak 300 bin maske, 200 bin yemek dağıttık, Türkler’in yaptığı yardımlar çok büyük. Şimdi bakıyorsunuz, sanki biz Fransa'da başka bir politika yapıyormuşuz gibi davranılıyor. Az kaldı, bizi İslamist’ten sonra şimdi de terörist yapacaklar...Bunu anlamak çok güç tabii. Biraraya gelip üzerinde çalışarak bunları aşabiliriz, böyle suçlamalarla değil" yanıtını verdi.
Fransız medyasında hedef alınan diğer Türk temsilci Fransa Müslümanları Milli Görüş Federasyonu (CIMG) Başkanı Fatih Sarıkır da, Ankara'dan talimat aldıkları eleştirilerine, "Bu soruyla en büyük haksızlığı bize yapıyorlar. Milli Görüş ile AKP'yi karıştırmak istiyorlar bilerek. MG teşkilatları Fransa ve Avrupa'da 50 seneyi aşkın bir süredir var. Bağımsız bir sivil toplum örgütü. Fransa ve Türkiye arasındaki, iki cumhurbaşkanı arasındaki gerginliği de kullanarak, bize de böyle bir yakıştırmada bulunuyorlar. Bu bizi çok rahatsız ediyor. Şartnameyi okurken dini değerlerimizi gözönünde bulundurarak hareket ettik. Burada bizim toplumumuza yapılan bir haksızlık var" yanıtını veriyor. Sarıkır, "Biz bu çalışmayı destekliyoruz, metinde bir kaç küçük bölüm hariç hiç bir sorun yok. Sonuna kadar müzakere etmeye devam etmek istiyoruz" diyor.
Bölge örgütlerine gönderildi
CFCM Başkanı Muhammed Moussaoui, "Fransa İslamı İlkeler Tüzüğü'nü" tartışmaları için CRCM adı verilen bölge teşkilatlarına gönderdi. Bölge camileri yöneticileri metni inceledikten sonra görüşlerini merkeze iletecek. Ancak Türk dernekleri, "Keşke bunu imzalamadan gönderselerdi. İmzalanan bir metin hakkında görüş istenmez ki. İmamlarla ilgili bir düzenleme yaparken, imamlara da sormak gerekmez miydi? Yasalar bile geçerken önce tartışılıyor, sonra kabul edilince herkes uyuyor" diyerek, yöntemi de eleştiriyor.
Fransa'da görev yapan yabancı imamlar
Fransa'da yaşayan Türkler’in sayısının 700 bin civarında olduğu, bunların önemli bölümünün ise Müslüman olduğu kabul ediliyor. La Croix gazetesinin, İçişleri Bakanlığı'na dayanarak verdiği rakamlara göre, Fransa'da blunan 2 bin 500 ibadethane ve camiden 300 ila 400'ü doğrudan Türk federasyonlarına bağlı. Türkiye, bu camilerde görev yapan imamların yarısını kendisi gönderiyor ve maaşlarını da kendisi ödüyor. Diğer bir deyişle, Fransa'daki camilerde Türkiye'den gelen 120 imam görev yapıyor.
Fransa'da 1.500 ila 1.800 arasında imam çalışıyor. Bunlardan 600 kadarı Cezayir, Tunus, Fas ve Türkiye'den geliyor. Cumhurbaşkanı Macron, yabancı imam sistemine son vererek, imamların Fransız yurttaşları arasından seçilerek eğitilmesini istiyor.