Türk Tabipleri Birliği’nin Corona virüsü salgınına dair duyarlılığın ve tedbirlerin arttırılması amacıyla ilan ettiği “Yönetemiyorsunuz, Tükeniyoruz Haftası” etkinlikleri kapsamında, sağlık çalışanları Diyarbakır’da da sokaktaydı.
Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası, Eczacılar Odası, Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) ve Mezopotamya Psikologlar İnisiyatifi gibi sivil toplum kuruluşları tarafından kurulan Diyarbakır Sağlık Platformu üyeleri “Yönetemiyorsunuz, Tükeniyoruz Haftası” etkinlikleri kapsamında, Dağkapı Meydanı’nda basın açıklaması yapmak istedi.
Maske ve siperlik takan, beyaz önlüklerini giyen sağlık çalışanları meydanda toplandı. Ancak polis meydanda açıklama yapılmasına izin vermedi. Bunun üzerine sağlık çalışanları Sur dibinde toplanarak burada açıklama yaptı.
Tepkilerini sloganlarla dile getiren grup adına açıklama yapan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, meclisin açılması beklenmeden yetkililerin harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Tüm kesimlerin salgınla mücadeleye dahil edilmesi gerektiğini savunan Turan, “TBMM’nin açılmasını beklemeden bütün partilerin Covid-19 salgını konusunda işbirliği ve koordinasyon sağlamak üzere biraraya gelmeleri için çağrı yapıyoruz. TTB olarak uzmanlık dernekleri ile birlikte Covid izleme heyetimizin birikimini ve önerilerimizi paylaşabileceğimiz bir zeminin oluşmasını, ülkeyi yöneten hükümetin bu konuda çağrıcı olmasını istiyoruz. Sağlık Bakanlığı’nı başta TTB olmak üzere bütün sağlık meslek odaları, sağlık sendika ve dernekleri ile birlikte ‘Covid-19 işbirliği ve ortak çalışma meclisi’ oluşturmasını talep ediyoruz. Hiçbir salgın vatandaşların bireysel çabalarıyla önlenemez. Bireysel tedbirler merkezi ve kapsamlı bir irade ve güven verici kararlarla birlikte uygulandığında anlamlı olur. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı, il Hıfzıssıhha kurullarını işlevli kılmalı, başta belediyeler ve kent konseyleri olmak üzere işçi-memur sendikaları, hemşeri – köy derneklerinden, kültür sanat dernek ve vakıflarına kadar – bütün demokratik kitle örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarını sürece katmalıdır” dedi.
Daha sonra söz alan TTB Merkez Konsey Üyesi Halis Yerlikaya ise hükümetin süreci yönetemediğini söyledi. Yerlikaya, “Bizim ulaşabildiğimiz 91 sağlık çalışanı şu ana kadar pandemi nedeniyle yaşamını yitirdi. Birçok meslektaşımız sağlık emekçisi arkadaşımız yoğun bakımlarda yaşam mücadelesi veriyor. Şu an pandemiyi yönetemiyorlar. Bilimsel verilere, bölgesel verileri uygun yaklaşımlarla bizim önerilerimize uygun bir şekilde ve gerekli hazırlıklar yapılarak, gerekli önlemler alınarak tamamlanması gerekirken, bunlara yönelik gerekli politikalar belirlenmesi gerekirken, merkezi kararlar doğrusunda sadece algılar üzerinden yönetmeye çalışıyorlar. Gelinen aşamada pandemiyi yönetmedikleri çok net ortaya koyuyorlar” diye konuştu.
”Biz yaşatmak isterken, ölmek istemiyoruz”
Eyleme katılan sağlık çalışanları tepkilerini VOA Türkçe mikrofonlarına anlattı. Eyleme siyah maske ile katılan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Şube Yöneticisi Eyüp Ay, ”Biz yaşatmak isterken, ölmek istemiyoruz. Bu sürecin bu şekilde yönetilmediğini düşünüyoruz. Siyah maskeleri takmamızın sebebi sürecin kara bir şekilde yürüdüğünü düşünüyoruz. Sağlık emekçileri eksiliyor, artması gerekirken eksiliyor. Sağlıkçılara ek bütçe ayrılıp ve sisteme katılmaları gerekiyor maalesef üzülerek bir bir eksiliyoruz. Pandemi sürecinde bile bütçe ayıramıyorsan, hangi süreçte ayırabilirsin?” dedi.
Sağlık çalışanı Mustafa Kaya ise sürecin faturasının sağlık emekçilerine çıkarıldığını savundu. Kaya, “Sadece bir tükenmeden bahsedemeyiz, sağlık çalışanları aynı zamanda ölüyor. Bugün birçok sağlık çalışanı özellikle 1 Haziran’dan sonra getirilen yeni uygulamalar sebebiyle yaşamını yitirmiş durumda. Bütün önlemler geri çekilmiş durumda. Her şey turizminin canlanması, ekonomik sebeplerle kaldırılmış durumda. Bunu faturasında ne yazık ki sağlıkçılara çıkarılıyor.”