Devam eden iç savaşlar ve iklim sorunu nedeniyle Avrupa ülkelerine düzenli olarak göç dalgası yaşanıyor. Fransa'ya geçtiğimiz yıl yapılan sığınma ve mülteci başvuruları tarihi bir rekor kırarak 100 bin sınırını aştı.
Fransa'da 1981 yılında 20 bin civarında olan sığınma talebi, 2017 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 17 oranında artarak 100 bin 412'ye ulaştı. Fransa, 200 bin mülteci başvurusunda bulunulan Almanya'nın ardından Avrupa'da en çok başvuru yapılan ikinci ülke oldu.
En çok başvuru Arnavutluk’tan
Fransa Mültecileri Koruma Ofisi (OFPRA)'nın açıkladığı rakamlara göre, geçtiğimiz yıl 7 bin 630 başvuru ile en çok Arnavutluk vatandaşlarından talep geldi. Daha çok ekonomik gerekçelerle sığınma talebinde bulunan Arnavut mültecilerin başvurularında yüzde 66 artış yaşandı. İkinci sırada 5 bin 987 başvuru ile Afganistan vatandaşları yer aldı. Üçüncü sırada yer alan Haiti'den ise 4 bin 934 başvuru yapıldı. Haiti'yi Guyana, Sudan ve Gine izledi.
Başvuruların yüzde 95'inin kabul edilmesine rağmen, daha çok Almanya'yı tercih eden Suriyeli mültecilerin başvurusundaysa 2017 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 10 oranında azalma yaşandı. Geçtiğimiz yıl Suriye'den 3 bin 249 sığınma başvurusu yapıldı.
OFPRA, 2017'de yapılan başvuruların yüzde 36'sını onayladı. Bunun geçtiğimiz yıl onaylanan rakamdan yüzde 2 oranında daha az olduğu belirtildi. Onaylanan başvurulardaki gerilemeninse özellikle ekonomik nedenlerle gelen Arnavut sığınmacıların dosyalarının reddedilmesinden kaynaklandığı belirtildi.
Doğu Afrika’dan göç dalgası
OFPRA Genel Müdürü Pascal Brice, yüzde 17'lik artışla 100 bin seviyesini aşan sığınma talebini, "Tarihi sınır aşıldı" sözleriyle değerlendirdi. Yoğun bir göç dalgası yaşanmasa da sürekli bir geçişin olduğuna dikkat çeken Pascal Brice, "Bu rakamlar Fransa'nın, Avrupa'da sığınma talebinde bulunulan ilk ülkelerden olduğunu gösteriyor" dedi.
OFPRA yetkilileri, geçtiğimiz yıl başvurularda yaşanan tarihi artışa, Libya üzerinde Avrupa'ya geçen ve Fransızca konuşan Fildişi Sahilleri, Kongo, Doğu Afrika ülkelerinden yaşanan göç dalgasının neden olduğunu belirtti.
Hükümet'ten tartışmalı "göçmen ve mülteciler" yasası
Hükümetin, göçmenler ve sığınmacılar hakkında yeni ve tartışmalı bir yasa hazırladığı sırada gelen rakamlar tartışmaları daha da alevlendireceğe benziyor.
Hükümet, Dublin Anlaşması'ndan hareketle, AB sınırları içinde başka bir ülkede başvuru yapan mültecilerin dosyasını reddetmeye hazırlanıyor. Hükümet, yeni yasayla ayrıca mülteci dosyalarının 6 ay ila 2 yıl süren sığınma başvuru prosedürünü 2 ayda sonuçlandırmayı hedefliyor.
Geçtiğimiz yıl bu kuralı genelge ile uygulamaya koyan İçişleri Bakanlığı, başvuruların yüzde 52'sinin Dublin anlaşması kapsamına girdiğini vurguluyor.
Yasa, Şubat ayında Bakanlar Kurulu'nun gündemine gelecek.
