Erişilebilirlik

Olağanüstü hal ilan edilen Fransa sömürgesi Yeni Kaledonya’da neler oluyor?


Yeni Kaledonya’da, Pazartesi akşamından bu yana dükkanlar yağmalandı ve ateşe verildi, araçlar, kilise ve okullar yakıldı. Salı'yı Çarşamba'ya bağlayan gece yaşanan ayaklanmaların ikinci gecesinde, 4 Kanak yaşamını yitirdi.
Yeni Kaledonya’da, Pazartesi akşamından bu yana dükkanlar yağmalandı ve ateşe verildi, araçlar, kilise ve okullar yakıldı. Salı'yı Çarşamba'ya bağlayan gece yaşanan ayaklanmaların ikinci gecesinde, 4 Kanak yaşamını yitirdi.

Fransa’nın deniz aşırı sömürgelerinden Yeni Kaledonya, Fransa’da kabul edilen bir seçim yasası reformu yüzünden 13 Mayıs Pazartesi gününden bu yana şiddet olaylarına sahne oluyor. Fransız hükümetini destekleyen rejim yanlıları ile ayrılıkçı Kanak halkı güçleri (FLNKS) ve yerel gruplar arasındaki çatışmalar, adada tam bir iç savaş görüntüsü veriyor.

Yeni Kaledonya’da, Pazartesi akşamından bu yana dükkanlar yağmalandı ve ateşe verildi, araçlar, kilise ve okullar yakıldı. Salı'yı Çarşamba'ya bağlayan gece yaşanan ayaklanmaların ikinci gecesinde, 4 Kanak yaşamını yitirdi. Güvenlik görevlileri de dahil yüzlerce kişi yaralandı, çok sayıda kişi gözaltına alındı.

Adada kamu düzenini yeniden sağlamak isteyen Fransız hükümeti, bu geceden itibaren yürürlüğe girmek üzere olağanüstü hal ilan etti. Ayrıca, adada görev yapan bin 800 polise yardım etmesi için 500 ek özel tim polisi göndermeyi kararlaştırdı.

Yeni Kaledonya Cumhuriyeti Yüksek Komiseri Louis Le Franc, öfke derhal yatışmazsa “iç savaşa gidecek ağır bir şiddet ortamından” söz etti. Le Franc, Çarşamba sabahı yalnızca başkent çevresinde 140 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.

Peki 1998 Noumea Sömürgesizleştirme Anlaşması’ndan bu yana şiddet olaylarının görülmediği Yeni Kaledonya’da neden bu kadar büyük çaplı şiddet olayları patlak verdi? ABD-Çin gerginliği nedeniyle Hint Okyanusu’nda Fransa açısından stratejik değeri son derece yükselen Yeni Kaledonya’da bu yasa neden şimdi gündeme geldi?

Noumea'da bir jandarma aracı
Noumea'da bir jandarma aracı

Şiddeti uyandıran seçim reformu

Yeni Kaledonya'da neler olduğunu anlamak için yerel seçim sistemine bakmak gerekiyor. Adada, 1998'de imzalanan Noumea Anlaşması ve ardından 2007'deki anayasa reformundan kaynaklanan farklı bir seçim sistemi uygulanıyor.

Yerel yönetimi belirleyen il seçimlerinde herkes oy kullanamıyor. Seçmen kitlesi esasen 1998 istişare listelerinde kayıtlı seçmenler ve onların soyundan gelenlerle sınırlı tutuldu. Bu nedenle 1998'den sonra gelen ada sakinleri ve diğer yerliler kapsam dışında kaldı.

Bu adaya özgü seçim anlaşması, sömürgeci yerleşimin kendilerini kendi topraklarında azınlık haline getirmeye çalıştığından korkan Kanak bağımsızlık aktivistlerinin endişelerine yanıt verdi. Sömürgecilikten kurtulma mantığıyla hazırlanan Noumea Anlaşması, onlara daha fazla seçmen ağırlığı sağladı.

Fransız istatistik kurumu INSEE'ye göre, 2019 nüfus sayımında, takımadaların nüfusunun yüzde 41,2'sini Kanak halkı temsil ediyor.

Yıllar geçtikçe bu kısıtlayıcı koşullar, ulusal seçimlerde (cumhurbaşkanlığı, belediye vb.) oy kullanma hakkına sahip olan seçmenlerin, il seçimlerinde oy kullanma hakkından mahrum kalma oranını arttırdı. İçişleri Bakanı Gérald Darmanin'e göre, 2023'te bu durum neredeyse beş seçmenden birini etkiledi.

Bu duruma çözüm bulmak isteyen hükümet, seçim organını hâlâ kısıtlı ama “hareketli” bir sistemle genişletmek ve “oy kullanma hakkını, en az on yıl boyunca Kaledonya topraklarında ikamet eden tüm sakinlere” açmak isteyen bir anayasa reformu hazırladı. Böylece, yaklaşık 25 bin nüfusa sahip ada halkının daha seçmen listesine katılmasını sağlamayı hedefledi.

Sosyal patlama

Fransa’nın 1850’lerden bu yana sömürgesi olan ve zengin nikel kaynaklarıyla bilinen Yeni Kaledonya’da, nikel krizinin yarattığı ekonomik kriz nedeniyle uzun süredir sosyal rahatsızlık yükseliyor.

Adada, “sömürge olmaktan çıkmak için” yapılan üç referandumdan ikisinde, seçmen yüzde 56 ve yüzde 53 oranında Fransa’ya bağlı kalınması yönünde irade belirledi. Ancak üçüncü referandumu yerel Kanak güçleri protesto edince sandığa giden hükümet yanlısı güçler, yüzde 96 ile Fransa’da kalmaya “evet” dedi. Kanaklar bu referandumun geçersiz sayılmasını istedi.

Gençlerdeki işsizlik oranına, politik ve etnik kavgalar da eklenince, Fransız hükümetinin getirdiği reform, “patlamaya hazır olan barut fıçısında” kıvılcım çakması için yeterli oldu.

Noumea'da yaşayan bir kişi yolu temizliyor.
Noumea'da yaşayan bir kişi yolu temizliyor.

Yeni Kaledonya seçim reformuna adadaki Hükümet yanlısı güçler destek verdi. Ancak yerel halk Kanaklar ise, bu düzenlemeyle, “kendilerinin seçimlerdeki etkisinin azaltılmasının hedeflendiğini, adada bilinçli bir yer değiştirme politikasının” uygulandığını dile getirerek reformun geri çekilmesini istedi.

Başkent Noumea şiddet olayları ve alevler altında yanarken, Paris’te Ulusal Meclis Genel Kurulu’nda yasanın görüşmeleri devam etti. Sert kavgaların yaşandığı görüşmelerde, sol partilere mensup milletvekilleri Bastien Lachaud (LFI), Arthur Delaporte (Sosyalist Parti), Tematai Le Gayic (Demokratik ve Cumhuriyetçi Sol) ve Sabrina Sebaihi (Yeşiller), “ayrılıkçıları kışkırtan bu yasanın geri çekilmesini ve bir diyalog misyonu oluşturulmasını” istedi.

Sağ partiler RN ve Cumhuriyetçiler, bazı MoDem milletvekilleri hariç, iktidar kanadının ezici çoğunluğunun büyük ölçüde lehte oy kullanması sonucu yasa onaylandı. Meclis, Yeni Kaledonya'da seçmen sayısını genişleten anayasa değişikliği tasarısını 15 Mayıs Çarşamba gecesi 153'e karşı 351 oyla kabul etti. Anayasa değişikliğinin kesinleşmesi için yasanın Versailles'daki Kongre'de toplanacak senatör ve milletvekillerinin toplam oyunun beşte üç çoğunluğu alması gerekiyor.

Kaledonya Birliği Başkanı bağımsız Daniel Goa, yerel medyaya, “Kırk yıl boyunca barış içinde yaşadıysak, bunun nedeni seçmenlerin istikrara kavuşmuş olmasıdır” diyerek oylamayı eleştirdi. Kanak ve Sosyalist Ulusal Kurtuluş Cephesi (FLNKS) da oylamayı kınadı ve “geri çekilmesini” istedi. Bölgeyi oluşturan üç eyaletten birinin başkanı bağımsızlık yanlısı Jacques Lalie de, "Kanakların sesinin duyulmamasından hayal kırıklığına uğradığını” söyledi.

Reformun Versailles'da Haziran ayında toplanacak Kongre'de, parlamenterlerin oylarının beşte üçünü alması gerekiyor. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, şiddet olaylarının ardından taraflara biraraya gelerek uzlaşmaları çağrısı yaptı. Çarşamba günü Kaledonya temsilcilerine gönderdiği mektupta, “değersiz şiddeti” kınayan ve “sükunet çağrısı” yapan Macron, ayrılıkçılar ve hükümet yanlıları arasında geniş bir anlaşma sağlanmazsa, Kongre'nin "Haziran sonundan önce" toplanacağını belirtti.

Adadaki 100 bin silahı kim veriyor?

Yaklaşık 30 yıldır barış içinde yaşayan 270 bin nüfuslu adada, son yıllarda artan silahlanmanın ardından 100 bin kişide silah olduğu belirtiliyor. Fransa’nın iktidar partisi Rönesans’a mensup Yeni Kaledonya milletvekili ve anayasa reformunun raportörü Nicolas Metzdorf, adadaki her dört kişiden birisinin silahlı olduğunu, mülklerini ve varlıklarını korumak için kendilerinin de silahlı barikatlar kurduğunu açıkladı.

Metzdof, Fransız medyasına yaptığı açıklamalarda, “Noumea Anlaşmaları’na 30 yıldır saygı göstermeyen ayrılıkçıların radikal bir kolunun tartışmaları alevlendirmesine çok kızgınım. Yeni Kaledonya'da diğerlerinden daha meşru insanların olduğunu düşünmeye devam eden radikalleşmiş, beyaz ırk karşıtı, adaya gelen Kanak olmayan herkese karşı olan, aşırı ırkçı bir grup var” diyerek olanlardan ayrılıkçıları sorumlu tuttu.

Nicolas Metzdorf, 1998’den sonra gelen kimsenin yerel seçimlerde oy kullanamamasının adada yaşayan halk için demokratik olmadığını, reformla bunu düzeltmeye çalıştıklarını belirtti. Adada bulunan silahların “Rusya ve Azerbaycan’dan geldiği” iddialarını da değerlendiren Metzdorf, “Rusya konusunda bir bilgim yok. Ancak Ermenistan’ı destekleyen Fransa’yı istikrarsızlaştırmak için Azerbaycan’dan gelen para var” diye konuştu.

Diyalog misyonu çağrıları

Ancak gerek yerel sol milletvekilleri, gerekse Fransa’daki sol partiler, “1998’den bu yana yeni seçmen kaydı yapılmamasının, adanın sömürgeden çıkması sürecinin en önemli unsuru olduğunu” savunuyor.

BFM TV’ye konuk olan PS Calvados milletvekili Arthur Delaport, “Kanakların ırkçı olduğu doğru değil. Gerçekler bu anlatılanlardan daha karmaşık. Hükümet yanlıları Kanak avlıyorlar. İnsanlar kendilerini koruyor. Ölenlerin hepsi Kanak. Noumea’da bu reforma hiç ihtiyaç yoktu. Bu yasayla sivil barışı ayakta tutan duvardan temel bir tuğla çekildi” diye konuştu. Bir an evvel hükümetin arabulucu atayarak tarafları biraraya getirmesini öneren Delaport, “Cumhurbaşkanının taraflara biraraya gelmesi çağrısı yapması yetmez. Böyle giderse çözüm bulunamaz. Bir diyalog misyonu oluşturulmalı” dedi.

Le Monde gazetesi ise, hükümetin getirdiği reformun değil “reformun getiriliş biçiminin” yanlış olduğunu savunan bir makale yayınladı.

Forum

XS
SM
MD
LG